Adam olmayanlar cenneti!
Önceki gün Doğan Grubu gazetecilerinden biri kaleme aldı; Mesut Yılmaz, NTV'de katıldığı bir programda Ergenekoncuların son tutunduğu ip 'F tipi' muhabbetini tekrarlamış.
Bu yazarımızın yazdıklarını birçok açıdan önemseyen ve takip eden biri olarak dikkatimi çekti elbette. Yanlış anlaşılmasın, sevgili yazarı, ismi Darbe Günlükleri'nde tuhaf bir şekilde geçtiği için önemsiyor değilim. Kanaatime göre ülkemize has bir 'rol model yazarlık' yaptığı için önemsiyorum. Bunun ne anlama geldiğini başka bir yazıda kaleme alırız. Aynı yazarımızın bir gün önce Genelkurmay Başkanı'na yönelik 'Acaba brifing vermeyi düşünür mü?' türünden olağanüstü incelikli yazısını hatırlatmak yeterli olacaktır sanırım. Zira bu 'asker ve brifing' kelimelerini yan yana kullanmak insanın aklına bin türlü şey getiriyor.
Daha önce de bu köşede yazmıştım, Ergenekoncular köşeye sıkıştıkça tutundukları dalların düzeyi alt basamaklara indikçe iniyor. Kanadoğlu ve Demirel'den başlayan dal kırılmaları, Cindoruk'tan Mesut Yılmaz'a kadar indi. Sayın Yılmaz hakkında ayrıca bir şeyler yazmaya da gerek yok sanırım, aldığı partiyi bilmem kaç yüz milletvekilinden bir taneye düşürdüğü halde ortalıkta 'siyasetçiyim' diye gezinen bir devlet adamına ne diyeceksiniz ki?
Ancak şu "F tipi" meselesinde diyeceğim birkaç şey var. Zira kuyruğu her sıkışanın sarıldığı bir soytarılığa dönüştüğünü bildikleri halde buna teşne olanlar var. Bu ülke, 28 Şubat sürecinde rapor ve fişleme furyasının şahını yaşadı. Kitaplar dolusu kepazelik vuku buldu o dönem. Her türlü melaneti yapıp enselenen zevat eline bir rapor veya fiş tomarı tutuşturup 'şurada bu yapılanma, şu yapılanma' geyiği ile paçayı sıyırmayı denedi. Oysa durumun tam tersi olduğunu herkes gibi Andıç medyası da çok iyi biliyor bence.
Hemen iki tane taze örnek vereyim. Birkaç gün içinde yaşanan iki gelişme bunlar. İlki Türk okulları ile ilgili. Ergenekoncuların bu okullar aleyhine ne tür katakulli çevirdiklerini göstermesi açısından ilginç. "Perinçek ve ekibi, Fethullah Gülen okulları hakkında yalan istihbaratta bulundu" başlıklı haber okunduğunda, vaktiyle Aydınlık Dergisi ve yerli Pravda'nın çektiği manşetlerin dip koçanı da ortaya çıkmış oluyordu. Hani "Fethullah Gülen'in okullarında uyuşturucu, silah, bilmem ne türü" zırvalıkların nereden çıktığı anlaşılmış oluyor.
Ne âlâ bir yöntem değil mi?
Önce yapacaksın çakallığı, yabancı servisleri gaza getiren tertiplere girişeceksin, ardından kendi yayın organlarında haberleştireceksin. Allah'tan Mesut Yılmaz, bu konulara değinmedi, yoksa sevgili yazarımızın bir günü de bu mevzuya gidecekti!
İkinci tertip ise daha enteresan. Okuyoruz: "Savcı, Tuncer Kılınç'a, Gülen 'e-mail'ini sordu. Tuncay Özkan'da ele geçirilen mesajda, "Sevgili Mesut, Fethullah'ın davası ile ilgili aleyhte yeni tanıklar bulmamız lazım. Bizim avukat Hüseyin Bey, mahkemenin aleyhimize doğru gittiğini, Eyüp ve Serhat alçaklarının da her an karşı tarafa dönebileceğini söyledi. Şu bizim Serhat'ın bir akrabası varmış, Cihat isminde bir çocuk. Biraz para vererek Fethullah aleyhinde mahkemeye çıkartmayı düşünüyorum. Bu konuda bizim emekli Albay Cem Bey de çocuklarla konuşarak, teklifin sanki askerden geldiğini ima edecek. Acilen yeni tanıklar bulmamız lazım..." deniyordu.
Mesaj ve haber uzun, yer dar. Ama anladınız siz onu. Sahi kaç yıl sürmüştü Gülen davası? 1, 3, 5, 10?.. Kaç yıl? Şimdi durum böyleyken salt her yerden bombalar çıkarılıyor, memleketi kaosa sürükleyecek tertipler açığa çıkarılıyor diye kalkıp böyle söylemek ya da yazmak neyin nesidir? Mevzuya hâlâ 'Ne olmuş ki o bombalar çok normal' diyen kasıtlı zihinler için diyecek bir şey bulamıyorum. Onların özlemini çektiği ülke 10 yıl öncesinde kaldı. Eminim 'Nerede o brifingler, tank yürütmeler, kebapçı fişlemeler, faili meçhuller?' diye hayıflanıyorlardır!
Hadi meseleyi emekli başkanın güncele taşıdığı deyişle bitirelim: "Suskunluğum asaletimdendir / Her lafa verilecek bir cevabım var / Lakin; / Bir lafa bakarım laf mı diye, / Bir de söyleyene bakarım adam mı diye?" Ne kadar da adam olmayanların cennetine dönmüş bu güzelim ülke böyle!
ZAMAN
YAZIYA YORUM KAT