HAKSÖZ-HABER

Solun sefaleti paçalarından akıyor. Kobani gündemi üzerinden geliştirilen vandallığı görmezden gelen, daha doğrusu ortak olan sol, kafayı IŞİD’le bozmuş gibi.

Solun fanatik Esedçi unsurlarından biri olan TKP çizgisi ise bu konuda hiçbir sınır tanımıyor adeta. Üşenmemiş, IŞİD’le mücadele deklarasyonu yayınlamışlar. Talepler dizisi geniş. Merkezinde Baas rejiminin meşrulaştırılması var.

Solhaber sitesinde açıklama şöyle verilmiş:  

“…Komünist Parti (KP) Merkezi Komitesi, Kobanê'deki IŞİD taarruzu ve Türkiye'de saldırıları protesto eylemlerinde çok sayıda vatandaşın ölmesinin ardından, 11 maddelik bir deklarasyon yayımladı. Deklarasyon şu şekilde:

AKP, IŞİD, EMPERYALİZM DURDURULMALIDIR

Komünist Parti, Kobane'de Kürt halkının üstüne çöken katliam tehdidini, onlarca kentte Kobane'yle dayanışma eylemlerine yönelen resmi ve sivil faşist saldırıları, Suriye'nin başka bölgelerinde IŞİD, ÖSO ya da benzeri gerici terör örgütleri eliyle sürdürülen emperyalist saldırganlığı şiddetle protesto etmektedir. AKP hükümetinin ABD ve diğer gerici güçlerle birlikte sergilediği bu kanlı oyunlara karşı emekçi halkımızı aşağıdaki talepleri yükseltmeye çağırıyoruz.

1) Suriye’ye karşı hükümetin sürdürdüğü düşmanca politikaya son verilmelidir. [Deklarasyonun tek mantıklı cümlesi bu. Neden? Çünkü PYD ile Baas rejiminin içiçeliğinin farkında.]

2) Suriyeli “muhalefet” güçlerine yapılan her türlü yardım derhal kesilmelidir.

3) Suriye'nin egemenlik haklarını hiçe sayan ve IŞİD'in önünü açan fiili durum sona erdirilmeli, Suriye silahlı kuvvetlerinin sınır güvenliğini sağlamasına dönük engeller kaldırılmalıdır.

4) IŞİD, ÖSO ve benzeri örgütlerle mücadele konusunda Şam yönetimiyle derhal işbirliği yapılmalıdır. IŞİD ile mücadelede Şam’ı dışarıda tutacak planlara ve bu yöndeki taleplere son verilmelidir.

5) Ankara’nın Suriye’nin egemenlik haklarını hedef alan talepleri (Suriye’de güvenli alanlar kurulması, uçuşa yasak bölgeler oluşturulması ve Türkiye’nin Suriye’deki sözde ılımlı muhalefete eğitim ve ekipman sağlaması) geri çekilmeli; gerçekte IŞİD’i değil, Suriye’yi hedef alan koalisyonun parçası olunmamalıdır.

6) Kobane'ye geçmek isteyen gönüllülere izin verilmelidir. [Zaten fiilen engellenmiyorlar ama gidenler 1 saat kalıp geri geliyorlar.]

7) Sınırötesi harekâttan vazgeçilmelidir.

8) Bir günde altı ile yayılan sokağa çıkma yasağı uygulaması derhal kalkmalıdır.

9) Çeşitli illerde IŞİD protestolarında eylemcilerin ölümüne neden olan saldırganlar hakkında soruşturma açılmalıdır. [Eylemcilerin öldürdükleri insanlarla ilgili soruşturmaya gerek yok!]

10) IŞİD ve benzer örgütlere taban sağlayan gerici eğitim uygulamaları derhal sonlandırılmalıdır. [Ah şu zorunlu din dersleri, her kötülüğün başı derdimiz!] 

11) IŞİD ve benzeri yapılanmalar için bir taban işlevi gören gerici örgütlenmelerin üzerine gidilmelidir. [Sokağa çıkma yasağı kaldırılsın, bu uygulama anti-demokratik ama gerici örgütlerin üzerine en sert şekilde gidilsin!]

***

E, yoldaşlar unutmuş gibisiniz, hani nerede Irak ve Suriye’de yoğun biçimde süregelen Amerikan saldırıları, hani nerede ABD emperyalizmi ile mücadele sloganlarınız? Söze başlarken emperyalizmden falan dem vuruyordunuz ama sonra birdenbire kaybolup gitti.  Ne de olsa bugünlerde aynı hedefe vuruyorsunuz değil mi? Vaziyeti idare etmek lazım tabi ki! Hele şu IŞİD bir tepelensin, sonra yine “Kahrolsun ABD emperyalizmi” sloganlarıyla Dolmabahçe’ye doğru yürürsünüz hep birlikte!