
ABD gümrük vergileri ticaret savaşında yeni perdenin habercisi mi?
-ABD’nin özellikle Çin için duyurduğu %34’lük gümrük vergisi ticaret savaşında gerilimi tırmandırıyor.
HAKSÖZ-HABER
ABD Başkanı Donald Trump’ın 2 Nisan'da "Liberation Day" başlığı altında duyurduğu yeni vergi düzenlemesi, küresel ticaret sisteminde derin çatlaklar ve büyük bir belirsizlik ortamı yarattı. Hassaten Çin üzerine gelen yüksek vergi yükü yeni bir ticaret savaşı bahsini gündeme taşıdı.
ABD tarafından uygulamaya konulan bu düzenleme, Çin’den gelen ürünlere %34, Avrupa Birliği ülkelerinden gelen ürünlere ise %20 oranında ek vergi getirilmesiyle öne çıkıyor. Yüksek vergilerden etkilenen diğer önemli ihracatçı ülkeler %46 ile Vietnam, %36 ile Tayland ve %37 ile Bangladeş olarak öne çıkıyor.
Bu hamle, küresel piyasalarda açıkça endişelere yol açarken, ülkeler arasındaki ticaret ilişkilerinde dengesizlik ve tedirginlik sinyalleri veriyor.
Avrupa, ABD ve Çin arasında mevcut gerginlikler, bu tür korumacı adımların bir sonucu olarak daha da derinleşiyor. Avrupa Birliği yetkilileri, bu tür vergi düzenlemelerinin ekonomik istikrarı tehdit ettiğini vurgularken, Çin ise ABD’nin uyguladığı tarifelere misilleme planlarını kamuoyuyla paylaşıyor. Bu kapsamda Çin Ticaret Bakanlığı, 10 Nisan tarihinden itibaren ABD mallarına %34 ek gümrük vergisi uygulayacağını duyurdu.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da Trump'ın gümrük vergilerini artırmasını "sert ve yersiz" bulduğunu ifade etti.
Piyasa tepkileri de bu belirsiz ortamı yansıtarak, ABD hisse senedi piyasalarında ani düşüşlere, uluslararası borsa endekslerinde ise ciddi dalgalanmalara neden oluyor. Ekonomistler, uygulanan yüksek tarifelerin tedarik zincirlerini bozabileceği, enflasyonu tetikleyebileceği ve sonuç olarak küresel ekonomik büyümeyi yavaşlatabileceği uyarısında bulunuyor. Bu durum, dünya genelinde yatırımcı güvenini sarsarak, kısa vadede finansal piyasalarda istikrarsızlık yaratıyor.
Trump’ın bu hamlesinde asıl hedefin, ABD’nin yerli sanayisini korumak ve dış ticaret ilişkilerinde daha avantajlı bir konuma geçmek olduğu yorumlanıyor. Ekonomik baskı uygulayarak, ABD’yi ticaret masasında yeniden şekillendirme çabası olarak değerlendirilen bu strateji, aslında uluslararası arenada güç dengesini değiştirmeyi amaçlıyor. Ancak bu yaklaşım, kısa vadede büyük bir kaos ve uluslararası ilişkilerde gerilime yol açma riskini de beraberinde getiriyor.
Türkiye şimdilik en alt düzeyde vergi uygulanan ülkeler arasında olduğundan daha az zarar görecek ya da bu durumdan fayda sağlayabilecek izlenimi verse de gelişen dünya çapındaki kaotik fırtınanın kıyılara ne getireceği henüz belirsizliğini koruyor.
HABERE YORUM KAT