1. HABERLER

  2. ÇEVİRİ

  3. AB yeni insansız hava aracı anlaşmasını onaylayarak İsrail'i soykırım için ödüllendirdi
AB yeni insansız hava aracı anlaşmasını onaylayarak İsrail'i soykırım için ödüllendirdi

AB yeni insansız hava aracı anlaşmasını onaylayarak İsrail'i soykırım için ödüllendirdi

Aralık ayında iki silah üreticisi - Israel Aerospace Industries (IAI) ve Airbus - AB'nin sınır koruma ajansı Frontex ile bir “devam” sözleşmesi imzaladıklarını duyurdular.

31 Ocak 2025 Cuma 19:47A+A-

David Cronin’in electronicintifada’da yayınlanan yazısı Haksöz Haber için tercüme edilmiştir.

 

Avrupa Birliği'nin İsrail ve Gazze soykırımından kazanç sağlayan şirketlerle işbirliği ne kadar derin?

Bunu belirlemek zor, çünkü kibarca söylemek gerekirse AB organları şeffaf olmaktan oldukça uzak…

İşte size neredeyse hiç dikkat çekmeyen bir işbirliği örneği:

Aralık ayında iki silah üreticisi - Israel Aerospace Industries (IAI) ve Airbus - AB'nin sınır koruma ajansı Frontex ile bir “devam” sözleşmesi imzaladıklarını duyurdular.

Bu tür duyurular kamuoyunu bilgilendirmekten ziyade hissedarları ve potansiyel müşterileri etkilemeye yöneliktir. Frontex'in kendisi anlaşmanın tanıtımını yapmadı.

Duyuru, Frontex'in 2020'de ilk imzalandığında 50 milyon dolardan fazla değere sahip olan bir sözleşmeyi yenilediği izlenimini verdi.

Firmalar, IAI'nin Heron insansız hava aracının dört yıl daha tehlikeli Akdeniz yolculuklarında mültecileri izlemek için kullanılacağını duyurdu.

Konuyla ilgili görüşüne başvurulan bir Frontex sözcüsü, sözleşmenin daha önceki bir anlaşmanın uzatılmasından ziyade “yeni bir açık ihaleye dayandığını” belirtti.

Frontex'in itirafı aslında işleri daha da kötüleştiriyor. Bu itiraf, Gazze'de soykırım devam ederken bir AB kurumunun aralık ayında İsrail'in silah endüstrisini içeren yeni bir anlaşmayı onayladığını gösteriyor.

Frontex sözcüsü soykırım ve İsrail'in silah endüstrisinin bu soykırıma dahil olmasıyla ilgili olarak yönelttiğim bir soruya cevap vermedi.

Sözcü, “Görevimiz gereği insansız hava araçlarının kullanılması, ajansın kurtarma operasyonlarını gerçek zamanlı olarak desteklemesine, yasadışı faaliyetlere karşı harekete geçmesine ve böylece Akdeniz'in güvenliğini sağlamasına ve hayat kurtarmasına olanak tanıyor” diye ekledi.

IAI ile yapılan anlaşmanın iyi niyetli olduğu iddiası küçümsenmemelidir.

İsrail'in Gazze'ye karşı yürüttüğü soykırım savaşının ilk birkaç ayında IAI, Heron'larının İsrail için 24 saat gözetleme yaptığını açıklamıştı. Bu insansız hava araçlarını kullanan yedek askerlerin çoğu IAI çalışanıydı ve şirket kendisini İsrail ordusuyla “tamamen bütünleşmiş” olarak tanımladı.

Frontex'in daha önce de Avrupa'ya giden göçmenleri tespit edebilmek ve onları insan hakları ihlallerine maruz kaldıkları Libya'ya geri dönmeye zorlamak için Heron’lardan yararlandığı biliniyor. Frontex, IAI ile sözleşmesini yenileyerek zalim faaliyetlerinin İsrail'in soykırım araçlarının yardımıyla yürütülmesini sağlamış oluyor.

Airbus'ın - daha doğrusu yan kuruluşu Airbus DS Airborne Solutions'ın (ADAS) - bu çirkin olaydaki rolü göz ardı edilmemelidir.

Bu yan kuruluş İsrail'in Heron insansız hava araçlarını Avrupa devletleri için özelleştiriyor. Frontex anlaşmasında yer almasının yanı sıra ADAS, Heron'un uyarlanmış bir versiyonunun geçen mayıs ayında Almanya'da ilk uçuşunu yapmasını sağladı.

Airbus gibi ortakları sayesinde İsrail Havacılık ve Uzay Sanayii bir yandan yurt dışında iş fırsatları bulmaya devam ederken, diğer yandan da Gazze soykırımında çok önemli bir rol oynadı.

Göçmenlere “davetsiz misafir” muamelesi yapmak

Çok uluslu bir firma olan Airbus ve İtalyan Leonardo, Avrupa Birliği'nin en büyük iki silah üreticisidir.

Bilgi edinme özgürlüğü kapsamında yaptığım bir başvuru sonucunda Leonardo ve Airbus DS Airborne Solutions'ın aralık ayında Frontex ile ortaklaşa bir sözleşme imzaladıklarını öğrendim.

Bu da havadan gözetleme için insansız hava araçlarının kullanımıyla ilgili. İki yıl sürecek olan anlaşma, bu süre zarfında yaklaşık 192 milyon dolarlık bir maksimum bütçe ile birlikte geliyor.

Frontex bu anlaşmayı da kamuoyuna açıklamadı.

Anlaşmadaki ortaklarından biri olan Leonardo'nun, Ekim 2023'te soykırım başlarken İsrail'in Gazze'ye saldırdığı donanma gemilerine takılan silahları sattığı biliniyor.

Frontex'in bir savaş ajansı olmaması gerektiği halde, Leonardo geçen yıl ajansa normalde askeri bir izleyici kitlesi için hazırlanmış türden bir sunum yaptı.

Sunum, Leonardo'nun radar teknolojisinin “hava ve su üstü davetsiz misafirlerinin tespiti, sınıflandırılması ve izlenmesi yoluyla gelişmiş kuvvet ve sınır koruması sağladığını” iddia etmeden önce, yakın tarihli bir insansız hava aracı saldırısı örneği olarak Beyrut'a yapılan bir İsrail saldırısına işaret etti.

Mülteciler ve diğer göçmenler “davetsiz misafir” değildir. Onlar savaştan, zulümden ve ekonomik zorluklardan kaçan insanlardır.

Uluslararası hukuk uyarınca insani muamele ve korunma hakkına sahiptirler.

Ne yazık ki Avrupa Birliği uluslararası hukuku hiçe saymakta ve bunun yerine göçmenlere davetsiz misafir muamelesi yapmaktadır. Sınır dışı işlemlerini hızlandırmak artık Brüksel bürokrasisinin resmi önceliği…

Frontex düzenli olarak gözetleme teknolojisi satmaya hevesli silah üreticileriyle görüşmeler yapıyor. Önümüzdeki ay yapay zekâ odaklı bir “endüstri günü” düzenleyecek.

Gazze soykırımı, yapay zekâyı denemek için İsrail’e eşsiz bir fırsat verdi.

Her ne kadar robot teknolojisini içerse de, bu deneyler insan zulmünü yeni uç noktalara taşıdı. Bu deneylerin sonuçlarının Kale Avrupası'na girişte daha fazla bariyer inşa edilmesinde kullanılması şaşırtıcı olmayacaktır.

HABERE YORUM KAT