Semir Ataullah / Şarkul Avsat

Korkmuş ve korkutucu

İsrail, Riyad'daki iki zirve öncesinde 6 saatlik ateşkes deklare ederek 7 Ekim'den bu yana ilk kez savaşın gidişatını değiştirdi. Bunun kitlesel öldürme, halkların ve ülkelerin iradesini hiçe sayma politikasını artık tolere edemeyen küresel iklime boyun eğme olarak değerlendirilmemesi için de insani nedenlerle ateşkes ilan ettiğini öne sürdü. Ama ateşkes deklarasyonu öncelikle Araplara ve Müslümanlara, enkazlar küle ve Gazze ile yaşanan çatışma çözümsüz bir savaşa dönüşene kadar yıpratmaya ve intihara devam etmeyeceği mesajını iletmek içindi.

Gazze savaşı İsrail'in uzun zamandır hesaba katmadığı varoluşsal krizlerin kapısını araladı. Bunlardan ilki ve en önemlisi İsrail’in zayıf ve akılsız bir liderlik tarafından yönetilmesi ve ünlü bir Amerikalı yazarın dediği gibi, Yahudi tarihinin en kötü liderinin yönetimi altında. Aynı yazara göre savaştan bu yana geçen her gün Hamas güçlenirken, İsrail daha da zayıflayıp yalnızlaşıyor.

Yazar, Tel Aviv'e de gitmiş ve sokaklarında Kiryat Şamona ve diğer yerleşim yerlerindeki evlerinden kaçan yüzlerce insanla karşılaşmış. Burada geçici olarak kalmak değil, sığınacak başka ülkeler aramak niyetinde olduklarını görmüş. Bu nedenle de yazar, yüksek duvarların ve surların kimseyi korumadığını, bunun en açık kanıtının Berlin Duvarı'nın ve onunla birlikte tüm komünizmin yıkılması olduğunu söylüyor. İsraillilerin de tek koruyucularının ordu olduğuna inandıklarını ve onun da şimdi çöktüğünü belirtiyor.

İsrailliler için bir diğer korunma biçimi, Arapların çoğunluğunun onlara açılımı veya Arap dünyasıyla entegrasyonlarını kabul etmesiydi. Ancak Netanyahu bu benzeri görülmemiş girişimlere doğru tek bir adım bile atmadı; bunun yerine hükümetini kibirli, bilgisiz insanlarla, radikal adamlarla doldurmaya devam etti. Hükümetine Gazze halkını "insansı hayvanlar" olarak tanımlayan bir Savunma Bakanı’nı dahil etti.

7 Ekim operasyonu İsrail'in güvenliğinin kırılganlığını ortaya çıkardı ve bunun birbirini takip eden yansımaları, İsrail'in hayatta kalma korkusunun boyutunu ve Batı'nın yaşayabilir bir devlet olarak İsrail için duyduğu korkunun boyutunu ortaya çıkardı. Yazara göre Joe Biden'ı İsrail'e güven vermek için bu adımları atmaya ve tüm Batılı liderlerin yanında yer almasını sağlamaya iten şey buydu. Bu nedenle o ve beraberindeki Batılı liderler, diplomatik çalışmalarda tüm geleneksel çekinceleri bir kenara ittiler.

Gazze savaşı Ukrayna savaşının kızıştığı bir dönemde patlak verdi. Kısa sürede Ukrayna savaşının üstünü o kadar örttü ki, insanlar onu unuttu. Dünya gazetelerinde haklarında hiçbir haber yayınlanmadan Rusya çevresindeki koca şehirler çökmeye başladı. Bu, uluslararası sahnedeki tüm tarafların uzun zamandır bildiklerini, yani lavları asıl korkutucu olan yanardağın Batı'nın kalbi, Doğu'nun kavşağı olan Avrupa değil de Ortadoğu olduğunu doğruladı.