Serdar Bursalı'nın konuşmasıyla başlayan eylemde Bursalı, öncelikle Taksim'de yaşanan patlama özelinde PKK'nın ülkemizde korku-endişe ortamı oluşturabilmek amacıyla sürdürdüğü katliamlardan bahsederek bu yolla susturulmak istenen  Müslümanların hakikati ifade etmek noktasında hiçbir baskıya boyun eğmeyeceklerini dile getirdi. PKK'nın sınır ve ahlak tanımaz bir tavırla devam ettirdiği saldırılarda hayatını kaybedenlerin yakınlarına baş sağlığı dileyen Bursalı; zalimin karşısında yer almanın sorumluluğumuz olduğunu vurgulayarak bu noktada sadece ülkemiz içerisinde değil diğer coğrafyalarda yaşananlara karşı da duyarlı olmamız gerektiğini belirtti.

Bursalı; 5 yılı geride bırakan Suriye halkının ve mücahidlerimizin yanında olduğumuzu dile getirerek İran, Esed, Rusya ve işbirlikçilerinin çıkarlarını korumak pahasına uyguladıkları zulme karşı görece sınırlı imkan ve şartlarda direnen ancak umudunu ve Allah'a güvenini yitirmeyen onurlu insanları selamladığımızı ifade etti.

'Suriye Cihadı Onurumuzdur', 'Yaşasın Suriye Direnişimiz', 'Katil İran Suriye'den Defol', 'Katil Rusya Suriye'den Defol', 'Yaşasın Küresel İntifada', 'Katil PKK Suriye'den Defol', 'Katil PKK Türkiye'den Defol' sloganlarının atıldığı programda, Özgür-Der Bursa yönetiminden Sedat Ok'un basın açıklamasını sunmasının ardından Asır-Der Bursa Şubesi'nden Muharrem Kızıl'ın yaptığı dua ile program sona erdirildi.

Basın Açıklaması'nın tam metni:

SURİYE DİRENİŞİNİN 6.YILINI SELAMLIYORUZ.

Hatırlanacağı üzere, bundan tam  5 yıl önce ,Suriye'nin  Dera şehrinde  gençlerin ,  özgürlük talepleri için okul duvarlarına yazdıkları  sloganlardan dolayı işkence ile  katledilmesi  ile  başlayan  direniş, bütün imkansızlıklara rağmen  sürmekte.

Tunus’tan başlayan bu özgürlük talepleri, bir çok yerde olduğu gibi zalim Esed diktatörlüğü tarafından  Suriye’de de baskıyla şiddetle ve işkence ile bastırılmaya ve  yok edilmeye   çalışıldı. Buna karşı mazlum Suriye  halkı, taleplerini yükselterek katil  Beşşar rejiminin ortadan kaldırılması için bütün ülke çapında direnişi başlattı.Katil rejim senelerdir yaptığı gibi, halkın direnişini   katliam ve işkence ile bastırmayı başarmayınca devreye suç  ortaklarından önce İran’ı, sonrada Rusya’yı çağırarak halkın direnişini , şiddetini artıran bir zulümle bastırmaya çalıştı.Ki bu zulüm ,dünyanın gözü önünde kimyasal silahlar, varil bombaları ve uçaklarla  gerçekleştirildi.

Birleşmiş Milletler ve dünya kamuoyunun gözü önünde gerçekleşen bu katliamlara, anılan güçler gözlerini kapatarak ve  iki yüzlülüklerini ortaya koyarak seyrettiler.Buna rağmen Suriye halkı ve direnişçiler, bütün imkansızlıklarına rağmen bu gün ülkelerinin büyük bir bölümünü zalimlerin elinden kurtarmış durumda. Üstelik dünyanın en güçlü ordularından sayılan Rusya ve  İran'ın  işgaline rağmen.

Halkın Baas diktatörlüğünü tamamen ortadan kaldıramamasının nedeni, kendilerinin uygulanan uluslar arası silah ambargoları nedeni ile  Esed zalimine ve işgalcilere karşı çok zayıf silahlarla direnmeleridir.Buna rağmen, Rabbimizin yardımı ile işgalci yüzlerce Rus , binlerce İran askeri generalleri ile   beraber  öldürülmüş  ve şu anda ise  Ruslar geri çekilerek  bütün işgalcilerin  yaşadığı sonu  yaşamakta

İran ise bir yandan  vahdet çağrıları yaparken diğer yandan  mezhepçi politikalarını, Suriye'de uygulamaya koymuştur. Esed zaliminin işlemiş olduğu zulümlerin arkasındaki asıl  fail olan İran,  dört yüz bine yakın insanın katline, binlercesinin işkenceye ve  tecavüze uğramasına neden olmuştur.

Ve maalesef Türkiye’de,  gerek  sahte vahdet çağrılarının etkisinde kalanlar  ve gerekse İran’ın etki ajanları tarafından Suriye’de ki   özgürlük mücadelesi  karalanmaya veya saptırılmaya çalışılıyor.Ruslarla ve batının içimizdeki ajanları olan solla işbirliği yaparak, Suriye devrimini karalamayı ve bölgeyi kaosa sürükleyecek  mezhepçi  politikaları izliyoruz    Sahte vahdet ve  sözüm ona savaş karşıtlığı  kılığındaki bu yazar, çizer ve odakları tanıyoruz   Ve Esed ,İran, Rus vahşetini   gizleyen   yüzlerini açığa çıkarmaya da devam ediyoruz..

Türkiye ve özellikle halkımız, Suriye direnişine ve mazlumlara sahip çıkarak uluslar arası  alanda riskler almıştır Ve bu gün özellikle Ankara’da ki terörist eylemler  örneğinde olduğu gibi,  yaşadığımız coğrafyada  yapılan emperyalist operasyonları , alınan bu tutumun bir sonucu olarak görüyoruz..Bu vesile ile bu emperyalist odakların maşaları tarafından yapılan terör eylemlerini kınıyor ve hayatını kaybedenlere Allahtan  Rahmet diliyoruz.

Sonuç olarak diyoruz ki bu Suriye’deki kardeşlerimizin  direnişi , Allah’ın izniyle başarı ile taçlanacak ,  gerek  zalim Esed  diktatörlüğü, gerekse işgalci İran ve Rusya yenilecek. Mazlum Suriye halkı özgürlüğüne direnişle kavuşacak. Suriye halkının yanında olanlar ise onlarla beraber kazanacak, Ancak türlü nedenlerle gerek zalimlerin yanında saf tutanlar gerekse sessiz kalarak zulmün üstünü örtenler kaybedecekler .Hem Dünyada rezil hem de hesap günüde  zilleti tadacaklar  inşallah.

Yaşasın zalimlere karşı mücadelemiz

Kahrolsun Baas diktatörlüğü ve işbirlikçileri

ÖZGÜRDER BURSA ŞUBESİ