Genel kural "İndiremeyeceğin adamı yükseltmeyeceksin"dir.

Genellikle bütün örgütler böyle çalışır.

Hedefledikleri kişiler hakkında fişleme yapılır, fotoğraflar, görüntüler bir şekilde elde edilir ve gerektiği zaman kullanılarak alınmak istenen sonuç alınır.

Bu işte en çok kullanılan meta ise kadındır!

Kadına "hayır" diyebilecek insan sayısı oldukça azdır.

Kadın erkeğin iradesini felç eder.

Kadın söz konusu olduğunda çoğu erkek, hangi görev ya da pozisyonda olursa olsun genellikle yelkenleri suya indirir.

Deniz Baykal'ın durumu buna çok iyi bir örnek.

Birkaç kare "çorabını giyen adam", "pantolonunu giyen adam", bir yatak ve çıplak kadın görüntüsü Baykal'ın bütün kariyerini sonlandırmaya yetti.

Turgut Altınok da öyle.

Bir kadın ile çekilmiş gayri ahlaki görüntüler onun da kariyerine son noktayı koymasına yol açtı.

Hasan Celal Güzel hakkında bir kadınla çıkan dedikodu, ki bir tuzak olduğu çok açıktı, onu ANAP ANAP'ken, ANAP Genel Başkanlığı'na giden yoldan etti.

Hasan Fehmi Güneş de benzeri bir tuzakla İçişleri Bakanlığı'ndan oldu, siyasi hayatı tüketildi.

Daha birçok isim...

Bir de ortaya çıkmayanlar var, sessiz sedasız şantaj yapılarak sonuç alınan durumlar var.

Kadın ile kurulan tuzaklarda illa da kişinin görevinden edilmesi gerekmiyor.

Kişi şantajcıların dediğini yaptığı müddetçe sorun yok. Bu tür kişiler adeta örgütler tarafından "esir" alınmışlardır.

Ankara'da önemli bir kişinin durumunun böyle olduğunu bilen biliyor.

Bir kadın ile kendisinden hiç beklenmeyecek bir duruma düşen bu önemli kişi tam da bu durumda.

Şu sıralar adeta "esir hayatı" yaşadığı söyleniyor.

Fuhuş tuzağı Ergenekon'un en çok kullandığı taktiklerden!

Amirallere suikast ve Kafes Eylem Planı'nda İliç Savcısı Bayram Bozkurt için bu plan devreye sokulmuş, savcıyı kontrol altında tutmak ve istekleri doğrultusunda kullanmak için kalem kamerayla özel görüntüler çekmeyi planlayanlar savcının dikkati sayesinde amaçlarına ulaşamadılar.

Ergenekon belgelerinde birçok kişinin "kadın düşkünü, kullanılabilir" şeklinde fişlendiği ortaya çıkmıştı.

Hatırlayın 51 nolu DVD'yi...

İçinde neler var neler...

5763 kişiye ait çok özel bilgiler. Özellikle bazı hakim ve savcılar, yani üst düzey olanlar...

Bu yüksek yargı mensubu adamların hiçbirisi, haklarındaki bu görüntüler, fişlemeler, bilgiler ile ilgili olarak davacı olmadı iyi mi?

Eğer 51 Nolu DVD'de ismi geçen yargı mensupları kendilerini fişleyenler ve görüntülerini şantaj maksatlı saklayanlar hakkında şikayetçi olsalardı, bugün Ergenekon hakimi Köksal Şengün'e "kadın tuzağı" kurmaya kimse cesaret edemeyecekti!

Askeri okullarda örgütlenen Ergenekon harp okulları öğrencilerinin peşine kızlar takarak örgüte eleman sağlandığı iddianamelere girmiş durumda.

Genç teğmenler kadınla avlanıyor.

Karargah Evleri dosyasında da benzeri faaliyetler var.

Örgüte eleman kazanmak için kadınların nasıl kullanıldığı detaylı biçimde anlatılıyor.

diplomasi mücadelesine giriyor. En büyük kozu ise İsrail'in yaptığı hatalar.

BUGÜN