Mustafa Sait Özkan / Yeni Şafak

İstanbul 12 Ağır Ceza Mahkemesi, 20 Şubat 2015 tarihinde verdiği bir kararla 28 Şubat post-modern darbesi etkisindeki cunta yargısının verdiği kararların resmen hükümsüz olduğunu ilan etti. Mahkeme, İBDA/C örgütü üyesi olduğu iddiasıyla cezaevinde olan Muhammet Topçu’nun yeniden yargılanmasına karar verdi. TBMM, Darbeleri Araştırma Komisyonu’nun raporuna atıf yapılan kararda 28 Şubat’ta Asker tarafından yargıya verilen brifinglere, DGM hakimlerinin yargının bağımsız olmadığına ilişkin açıklamalarına vurgu yapıldı.

MİRZABEYOĞLU KARARI ÖRNEK

Topçu’nun avukatı, kararın 28 Şubat’ta verilen kararlarla halen cezaevinde olan 600’e yakın hükümlü için de emsal niteliğinde olduğunu söyledi. 28 Şubat’ta İBDA-C davası kapsamında tutuklanan ve 7 yıl 6 ay hapis cezası Yargıtay tarafından onanarak geçtiğimiz yıl cezaevine konulan Topçu, avukatı Abdullah Özbek aracılığıyla yeniden yargılama talebi için bir üst mahkeme olan 12. Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvurdu. Talebi inceleyen mahkeme, Topçu’nun yeniden yargılanmasına hükmederken, verdiği kararda 28 Şubat post-modern darbesini resmen bitiren tespitlerde bulundu.

DGM’LER BAĞIMSIZ DEĞİLDİ

Mahkeme, 20 Şubat 2015 tarihinde verdiği kararla Salih Mirzabeyoğlu’nu idam cezasına mahkum eden 6 Nolu DGM’nin hâkimi Metin Çetinbaş’ın karar kesinleştikten sonra basında çıkan ifadelerinden alıntı yaptı. Topçu’ya yeniden yargılama yolunu açan kararda, hâkim Metin Çetinbaş’ın o dönem “Ben yargının bağımsız olduğunu zannediyordum. Anadolu’da kendimi bağımsız biliyordum, ta ki DGM’ye gelinceye kadar, sonrasında anladım ki yargı bağımsız değilmiş. Daha önceleri bu soruyu bana sorsanız, ‘Şüpheniz mi var?’ derdim. Ama şimdi diyemiyorum. DGM de büyük davalar, büyük menfaat çatışmaları vardı. Bağımsız olmayan bir yargıçtan ne beklenir? Uyuşturucu ve çete davalarında hep baskı vardı” ifadelerini kullandığının altını çizdi.

HÂKİM VE SAVCILARA BRİFİNG

Kararda, Çetinbaş’ın, “Ben hata yapılmadığını düşünüyorum ama o dosyada yüzde yüz hata yapılmadı demek değildir. Hâkimler de hata yapabilir. Biz o günkü şartlara göre karar verdik” şeklindeki skandal ifadelerine de yer veren 12. Ağır Ceza Mahkemesi, kararında ayrıca TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu raporunda yargılamanın yapıldığı dönemde Genel Kurmay Başkanlığı tarafından yargı mensuplarına brifing verildiği ve yargılamanın etki altına alındığına ilişkin tespitlere de vurgu yaptı. Bu tespitler ışığında Mirzabeyoğlu’nun yeniden yargılama talebinin kabule değer görüldüğü ve infazının durdurulduğu anlatıldı.

İNFAZ DURDU, YARGILAMA YENİDEN

12. Ağır Ceza Mahkemesi, kararında Topçu’ya örgüt üyeliği ve eylemde gözcülük yaptığına ilişkin olarak verilen cezanın sadece Emniyet’te alınan ifadelere dayandırıldığını, bu ifadenin ise yanında avukatı olmadan alındığına dikkat çekti. Sanığın Cumhuriyet Savcılığı ve mahkemede bu ifadeleri kabul etmediğine dikkat çeken mahkeme, infazının durdurulmasına, yeniden yargılanması için dosyanın 11. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine hükmetti. Topçu kararın ardından Kandıra Cezaevi’nden tahliye edildi.

600 mağdur için emsal olabilir

Muhammed Topçu, Devlet Güvenlik Mahkemesi adıyla da bilinen İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde İBDA-C örgütüne üye olmak ve örgütün bombalama eylemlerinde gözcülük yaptığı iddiasıyla 7 yıl 6 ay hapis cezası almış ve Yargıtay’ın cezayı onaması sonucunda da geçtiğimiz yıl Ocak ayında Kandıra F Tipi Cezaevine konulmuştu. Topçu, avukatı Abdullah Özbek aracılığıyla bir üst mahkeme olan 12. Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvurdu. Talebi inceleyen mahkeme, yeniden yargılamaya hükmetti ve Topçu cezaevinden tahliye edildi. Topçu’nun avukatı Özbek, 28 Şubat yargısının hukuksuzluklarıyla mevcut hukuk içerisinde mücadele etmeye ve haklarını aramaya çalıştıklarını söyledi. 28 Şubat’ta mevcut ve yürürlükteki hukuk kurallarını hiçe sayan kararlar verildiğini kaydeden Özbek, İstanbul 12 Ağır Ceza Mahkemesi’nin Topçu hakkında verdiği son kararın öncelikle halen cezaevinde olan 70 civarındaki İBDA/C davası hükümlüsü başta olmak üzere 600’e yakın 28 Şubat mağdurunu ilgilendirdiğini ve emsal kabul edilebileceğini dile getirdi.