28 Şubat post-modern darbe sürecinin fişlenen bürokratları, Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülecek dava için müdahillik başvurusu yapmaya hazırlanıyor.

Refah-Yol hükümetinin devrilmesi için kurulan Batı Çalışma Grubu’nun (BÇG) ‘sakıncalı eleman’ olarak fişlediği ve uzun süre terfi alamayan, İçişleri ve Milli Eğitim Bakanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığı’nda memur, daire başkanı, vali, vali yardımcısı gibi farklı görevlerde bulunan onlarca üst düzey bürokrat bir araya gelerek dava dosyasını inceleme kararı aldı.

Zaman'ın haberine göre bürokratlar, mahkemeden talep edecekleri dava dosyasını inceledikten sonra bireysel veya toplu olarak müdahillik talebinde bulunacak. Dönemin en önemli aktörü olarak Çevik Bir’i gören mağdurlar, davaya müdahil olarak mağduriyetlerine sebep olan kişilerin cezalandırılmasını isteyecek. Bu kapsamda başta Milli Eğitim, Sağlık ve İçişleri bakanlıkları ile Diyanet İşleri Başkanlığı olmak üzere çok sayıda isim davada müdahil olmak için başvuruda bulunacak. Daha önce eski Refah Partili milletvekilleri Şeref Malkoç, Kazım Arslan, Cafer Güneş, Mehmet Bekaroğlu ve eski bakan Teoman Rıza Güneri, avukatları İsmail Aydos aracılığıyla müdahillik taleplerini mahkemeye iletmişti.

Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen ve ilk duruşması pazartesi görülecek olan 28 Şubat davasına sayılı saatler kala önemli bir gelişme yaşandı. 28 Şubat sürecine ilişkin fişleme belgelerinde isimleri yer alan İçişleri Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı üst düzey memur, daire başkanı, vali, vali yardımcısı gibi farklı görevlerde yer alan bürokratlar davaya müdahil olmak için harekete geçti.

Mahkemeden dava dosyasını talep edecek olan bürokratların, dosyayı inceledikten sonra bireysel veya toplu olarak müdahillik talebinde bulunacakları öğrenildi. Kendileri hakkında 28 Şubat sürecinde usulsüz onlarca fişleme kaydının yapıldığını belirten bürokratlar, sürecin en önemli aktörünün dönemin Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir olduğunu aktarıyor.

28 Şubat sürecinde binlerce bürokrat fişlendi. En son Genelkurmay Başkanlığı’nca Ergenekon Mahkemesi’ne gönderilen hard disklerden de fişleme skandallarına ışık tutan çarpıcı belgeler ortaya çıkmıştı. Cuntacıların, 28 Şubat sürecinde 16 bakanlık ile YÖK ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nı yakın takibe aldığı belgelenmişti. Genelkurmay’ın Ergenekon davasını yürüten mahkemeye gönderdiği hard disklerden çıkan bilgi ve belgelere göre Karargâh ‘irticaî kadrolaşma’ gerekçesiyle 4 bin 226 kişiyi bakanlıklara ihbar etmiş ve bunların ceza alıp almadıklarını denetlemişti.

Ankara Adliyesi’nde görülecek dava kapsamında ön hazırlıklar da tamamlandı. Dava için yeterli büyüklükte salon bulunmadığından Ankara 10 ve 11. Ağır Ceza Mahkemesi arasındaki duvar yıkılarak devasa büyüklükte bir salon hazırlandı. Salona tutuksuz sanıklar, sanık avukatları ve yakınları ile mağdurların yanı sıra 42 gazetecinin alınması kararlaştırıldı.

103 SANIĞIN YARGILANMASI, PAZARTESİ BAŞLIYOR

28 Şubat sürecinin uygulayıcısı olan Batı Çalışma Grubu’na (BÇG)  yönelik açılan davada 103 sanığın yargılanmasına pazartesi başlanacak. Ankara TMK 10. madde ile görevli Cumhuriyet Savcısı Mustafa Bilgili tarafından hazırlanan 1300 sayfalık iddianamede, aralarında dönemin Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı, eski Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir, Jandarma Genel Komutanı Teoman Koman sanık olarak yer aldı.

Eski YÖK Başkanı Kemal Gürüz de soruşturma kapsamındaki tek sivil sanık oldu. Sanıklara “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini cebren düşürme” suçlaması yöneltildi. Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek olan davada, aralarında eski Başbakan Tansu Çiller ve Adalet Bakanı Şevket Kazan’ın da yer aldığı askerden politikacıya, memurdan işçiye 481 kişi mağdur/müşteki olarak yer aldı.

Soruşturma kapsamında YAŞ kararları ile ordudan atılan askerlerin sicil dosyaları, 28 Şubat 1997 tarihli Milli Güvenlik Kurulu (MGK) kararları, BÇG ana belgeleri savcılık tarafından titizlikle incelendi. Savcılık, 1. Ordu Komutanı Orgeneral Yalçın Ataman ile 28 Şubat’ın ekonomik ayağına ilişkin dosyayı ayırarak bu konuda yeni bir soruşturma yürütme kararı aldı. Savcılık, bu isimlerle ilgili Ankara Terörle Mücadele ve Kaçakçılık ve Organize Suçlar’la iki ayrı ekip oluşturarak bilgi toplamaya başladı.