Siyonist İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının artması ve Batı Şeria’daki yoğun tutuklama operasyonları, tutukluların yaşam koşullarını daha da kötüleştirdi.

Yıl boyunca 43 Filistinli tutuklunun yaşamını yitirdiği bildirildi. Ölümlerin büyük bir kısmı, işkence, tıbbi ihmal ve kötü muamele gibi nedenlere dayandırılıyor. İnsan hakları örgütleri, bu durumun uluslararası hukukun ciddi bir ihlali olduğunu vurgulayarak İsrail’in uygulamalarını kınadı.

2024’te rekor sayıda tutuklama

Bu yıl İsrail, 8.800’den fazla Filistinliyi tutukladı. Tutuklananlar arasında 266 kadın ve 700 çocuk da bulunuyor. Özellikle Gazze Şeridi ve Batı Şeria’da yoğunlaşan operasyonlar, Filistinliler üzerinde derin bir travma yarattı. Tutukluların birçoğunun avukat erişimi olmadan gözaltında tutulduğu, aileleriyle iletişim kurmalarına izin verilmediği ve fiziksel şiddete maruz kaldığı rapor edildi.

Tıbbi ihmal ve işkence

Filistinli tutukluların büyük bir kısmı, tıbbi yardım taleplerinin göz ardı edilmesi nedeniyle ciddi sağlık sorunları yaşıyor. İnsan hakları örgütlerine göre, İsrail hapishanelerindeki sağlık sisteminin eksiklikleri, tutukluların yaşamlarını tehdit eden en büyük etkenlerden biri. Bunun yanı sıra, fiziksel ve psikolojik işkenceye maruz kalan tutukluların sayısında ciddi bir artış gözlemlendi.

Uluslararası tepkiler

İnsan hakları kuruluşları, 2024 yılında yaşanan bu ölümleri kınayarak İsrail’in tutuklulara yönelik muamelesini uluslararası hukuka aykırı buldu. Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası örgütler, İsrail’e yönelik bağımsız bir soruşturma başlatılması ve tutukluların haklarının korunması çağrısında bulundu.

Siyonist çetenin politikalarına tepki

İşgal rejimi, bu eleştirilere rağmen, güvenlik gerekçesiyle tutuklama operasyonlarını ve hapishane uygulamalarını savunmaya devam ediyor. Ancak Filistin halkı ve insan hakları savunucuları, bu politikaların bir cezalandırma aracı olarak kullanıldığını ve Filistin halkının özgürlük mücadelesini bastırmayı hedeflediğini belirtiyor.

2024 yılı, işgal hapishanelerindeki Filistinli tutukluların karşı karşıya olduğu insan hakları ihlallerini ve yaşanan trajediyi bir kez daha dünya gündemine taşıdı. İnsan hakları örgütleri ve uluslararası toplumun, bu sorunun çözümü için daha güçlü adımlar atması gerektiği belirtiliyor.