BBC'de yer alan habere göre yardım kuruluşları grubu, Suriye'deki çatışmalar beşinci yılına girerken geçen yılın Suriyeli siviller açısından en kötü yıl olduğunu vurguladı.

BM Genel Sekreteri uzun erimde Suriye'de siyasi çözüm bulunmasının amaçlandığını söylerken, Norveç Mülteciler Konseyi genel sekreteri Jan Egeland, "Acı gerçek, Güvenlik Konseyi'nin aldığı kararları uygulatamamış olmasıdır. Anlaşmazlığın taraflarının yaptıkları cezasız kaldı, Güvenlik Konseyi'nin talepleri görmezden gelindi, siviller korunmadı ve gönderilen yardımlara ulaşabilmelerinde bir iyileşme sağlanmadı. " dedi.

Suriye raporunda, 2014'te en az 76 bin Suriyeli sivilin can verdiği; 4,8 milyon Suriyelinin BM tarafından "ulaşılması güç" bölgelerde yaşadığı, 5,6 milyon çocuğun yardıma ihtiyaç duyduğu kaydedildi.

Mali katkılar azaldı

Suriyeli sivillerin ve çevre ülkelerdeki Suriyeli mültecilerin ihtiyaç duyduğu insani yardım fonlarına yapılan mali katkının da % 71'den, % 57'ye düştüğü belirtildi.

Geçen yıl benimsenen 3 Güvenlik Konseyi kararında, sivillere yönelik saldırıların durdurulması, yardımların artırılması ve BM'nin Şam yönetiminin izni olmaksızın Suriye'de faaliyet göstermesi çağrılarında bulunuluyordu.

Yardım kuruluşlarının raporuna, BM'den henüz bir yanıt gelmedi.

Suriye Siyaset Araştırmaları Merkezi'nce hazırlanan bir diğer raporda ise, ülkede dört yıldır süren silahlı çatışmalar, ekonomik parçalanma ve sosyal bölünmeler yüzünden, 10 milyon kişinin evlerini bırakıp kaçma durumunda kaldığı, yaşam süresi beklentisinin de 20 yıl azaldığı kaydedildi.

Dün 100'ü aşkın insani yardım ve insan hakları örgütünce yayımlanan uydu fotoğraflarında Suriye'deki gece ışıklarının 2011 Mart'ına kıyasla % 83 oranında azaldığı görülüyor. Örgütler, bu büyük düşüşün ardında altyapıdaki tahribat da dahil, çeşitli unsurların bulunduğunu kaydediyor.

Doktor sayısındaki düşüş felaket düzeyinde

Médecins Sans Frontières (Sınır Tanımayan Doktorlar) örgütü de, Suriye'ye acil tıbbi yardım yapılması gerektiğini bildirdi. Örgüt, savaştan önce ülkenin ikinci büyük kenti Halep'te 2.500 dolayında doktor çalıştığını; şimdiyse kentteki doktor sayısının 100'ün altında olduğunu belirtti.

Ülkedeki doktorların ya kaçtığı, ya ülkenin başka yerlerine göç ettiği veya kaçırıldığı ya da öldürüldüğü kaydedildi; doktor açığının felaket düzeyinde olduğu vurgulandı.