15 Temmuz Darbesi ve Direnişi: Kime Karşı, Niçin?
15 Temmuz darbesi ve direnişiyle ilgili bir yazı dizisi başlatan Haşim Ay, dizi-yazının bu bölümünde kime karşı niçin darbeye girişildiğini ve kıyam meydanlarında Müslümanların ne uğruna nöbetleştiğini muhasebe ediyor.
Darbe Zorbalığına Karşı Milyonların Haklı ve Onurlu Kıyamı - 1
Haşim Ay / Haksöz-Haber
15 Temmuz’dan bu yana Türkiye’de tarihî anlara, olaylara tanıklık ediyoruz. Karşımızdaki bu tablo Türkiye toplumu ve siyasetinin genel özellikleri bağlamında çok farklı kareler içermektedir. Ülke tarihinde benzerine az rastlanır bir darbe girişimi yaşandı, yaşanmakta. Aynı şekilde ülke tarihinde daha önce görülmemiş bir şekilde darbeye karşı kitlesel bir kıyam yaşandı, yaşanmakta.
15 Temmuz Darbesi ve darbeye karşı ortaya konulan halk direnişi birçok açıdan tartışıldı, tartışılıyor. Bu yazı dizisinde doğal olarak ilerleyen süreçlerde artarak sürecek bu tartışmalarda şu ana kadar öne çıkan kayda değer boyutların satırbaşları halinde tespit ve tahliline çalışılacaktır. Yanı sıra tartışmaların daha sağlıklı bir istikamete kaydırılması için önemli görülen bazı açılımlar sağlanmaya gayret edilecektir. Tabi ki topyekûn seferberliğin bir parçası olarak kıyamda bulunduğumuz meydanlarda birçok kardeşimizi bulan kalleş mermilerin biri bu satırların sahibini bulmazsa eğer!
Darbe: Kime Karşı, Niçin?
15 Temmuz Darbe girişiminin meşru iktidara karşı yapılmış, başarısızlığı daha başından belli bir tür intihar olarak değerlendirildiği görülüyor. Girişimi salt Fethullah Gülen’in henüz deşifre edilmemiş kendini feda etmeye hazır birkaç “uyuyan hücre”sine indirgediğinizde doğal olarak bunu daha başından başarısız olacağı belli olan bir kalkışma olarak tanımlayacaksınız. Ne var ki tehdidin çapı görüldükçe bu yaklaşımın fazlasıyla olayı basitleştirdiği de anlaşılmaya başlıyor.
Darbenin kurulu meşru iktidara karşı girişilmiş hukuksuz bir girişim olduğundan ise şüphe yok. Bununla birlikte “meşru iktidar”a vurgu yapanların bu iktidarla ilgili tanım, ilişki düzeyi ve beklentilerinin aynı olmadığı göz önünde bulundurulmalı. Tam olarak iktidarın nesi, hangi politikaları sindirilmedi de kendisine darbe yapılmak istendi sorusu bu noktada önem kazanıyor.
Bu soruyla birlikte değerlendirdiğimizde en azından meydandaki kitlelerin önemli bir kısmı için bunun şu anlama geldiği söylenebilir:
(...)