10 Nisan Akşamının Koronavirüs Vaka Sayısına Etkisi
Mehmet Acet yazısında, sokağa çıkma yasağı öncesi insanların dışarıya çıkmalarının Türkiye’nin koronavirüs vaka sayısına etkisini ve sonuçta oluşan tabloyu veri sonuçlarıyla yorumluyor.
Yeni Şafak / Mehmet Acet
Rakamlar o akşamın sonuçlarıyla ilgili neler söylüyor?
Covid-19 virüsünün bulaştığı kişide ortaya çıkması 14 günü bulabiliyor malum.
Ama bu 14 günü maksimum süre olarak kabul etmek lazım.
Hacettepe Üniversitesi’nden enfeksiyon uzmanı Prof. Mehmet Ceyhan Hoca, virüs bulaştıktan sonra hastalığın ortaya çıkma ortalamasının 5 buçuk gün olduğunu söylüyor.
Yüzde 97,5 oranında bu böyle oluyormuş.
Bu durumda, 10 Nisan Cuma akşamının, yani sokağa çıkma yasağı ilan edilince insanların mesafe kurallarını hiçe sayarak benzin istasyonlarının marketlerine hücum ettiği o üç dört saatlik ürkütücü görüntülerin sonuçlarına dair bir takım fikirlere sahip olduğumuzu söyleyebiliriz artık.
Hastalığın semptomlarının yüzde 97,5 oranında ortalama 5 buçuk gün içerisinde ortaya çıktığı düşüncesinden hareket edecek olursak, 10 Nisan akşamında olanların maliyetini perşembe, cuma ve cumartesi günkü verilere bakarak çıkarabiliriz.
GALİBA UCUZ YIRTMIŞIZ
Sözünü ettiğim üç günün sonuçlarına baktım.
Uzun matematik hesaplarıyla yazıyı rakamlara boğmak istemiyorum.
Sadece şu kadarını söyleyeyim, “10 Nisan’da öyle olduğu için böyle oldu” diyebileceğimiz türden, verilere olumsuz şekilde yansıyan bir durum gözükmüyor.
Yani ucuz yırtmışız sanki.
Tespiti kolay olmayan başka bir ihtimalden de söz edebiliriz tabi.
O akşam o görüntüler ortaya çıkmamış olsaydı, bu üç gününün rakamları belki olduğundan daha iyi olabilirdi.
Şunu söyleyebiliyoruz:
Perşembe, cuma ve cumartesi gününün rakamları (pazar gününün verilerinden yazı saatinin sonrasına kaldığı için yararlanamıyoruz) Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın geçen salıdan itibaren söyleyegeldiği, salgının yayılma hızının kontrol altına alındığı haberini gölgeleyecek bir şekilde karşımıza çıkmadı.
Üç iyi haber var:
* Yapılan testlerle, pozitif vaka sayıları arasındaki oran giderek açılıyor.
* Yoğun bakımda tutulan ya da solunum cihazına bağlı hastaların sayısında yatay bir seyre girilmiş gözüküyor.
* İyileşenlerin sayısı 10 bin rakamının üzerine çıkmış durumda.
Bunlar ileriye dönük umut verici gelişmeler.
Mehmet Ceyhan Hoca ile bu verilerin gidişatını da konuştum.
Hoca bu işlerin matematiğini biliyor, sorunca da tane tane anlatıyor zaten.
Ama bir bilimadamı titizliğiyle ihtiyatı elden bırakmadan konuşuyor.
Salgının bir hafta on gün içinde zirve yapıp bir süre yatay bir seyirde ilerledikten sonra inmeye başlayabileceğini ve Mayıs ayının sonlarına doğru kısıtlamaların kaldırılmasına dönük tartışmalara geçebileceğimizi o da söylüyor.
Ama bunun bütünüyle toplumun kurallara uymasıyla mümkün olabileceğini dile getiriyor.
Yani gidişata dair Sağlık Bakanı Koca’nın çizdiği çerçeve konusunda genel bir kanaat ortaklaşması olduğunu söyleyebiliriz.
BUNDAN SONRA GÜNLÜK İYİLEŞEN SAYISI İLE GÜNLÜK VAKA SAYISI ARASINDAKİ ORANA DİKKAT EDECEĞİZ
Son yazımızda korona vakalarının yüzde 60’ının görüldüğü İstanbul’la ilgili iyi haberler vermiştik.
Hastalığın artış hızının kontrol altına alındığına, hastanelerdeki yükün azalma eğilimine girdiğine dair.
İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tufan Tükek, cuma akşamı sosyal medyadan yaptığı paylaşımda “Bugün güzel haberlerim var. Bu hafta İstanbul Tıp Fakültesi'nde hasta sayımız artmadı. Bugün servisten 24, yoğun bakımdan 6 hasta taburcu ettik. Dayan Türkiyem” diyerek bu durumu teyit etti.
Peki, salgının inişe geçtiğini tam olarak nasıl anlayacağız?
Prof. Ceyhan, herkesin kolayca izleyebileceği bir yöntem öneriyor.
Buna göre bundan sonra her akşam veriler açıklandığında, günlük iyileşenlerin sayısı ile günlük vaka sayısına bakmamız gerekecek.
Bir günde iyileşenlerin sayısı, bir günde virüse yakalananların sayısını geçtiği an, zirveden aşağı doğru inmeye başladığımızı görmüş olacağız.
Şimdi de bu mantığı cumartesi günkü verilere uyarlayalım:
Cumartesi günü açıklanan rakamlara göre 24 saat içerisinde tespiti yapılan vaka sayısı 3 bin 783 iken, aynı zaman diliminde iyileşenlerin sayısı bin 822 olarak karşımıza çıktı.
Aşağı yukarı yarı yarıya bir oran bu.
Diğer taraftan bir önceki gün bu oranın yine aşağı yukarı 1/3 olduğunu, ondan iki gün önce ise takribi 1/4 olduğunu hesaba katarsak, bundan sonrasına ilişkin olarak aradaki makasın çok uzun olmayan bir süre zarfında kapanabileceğini de hesap edebiliriz.
HABERE YORUM KAT