Furkân Günlerinde Bir “Hizmetli Hocaefendi”
Furkân Günleri içindeyiz, Rabbimiz günleri aramızda döndürüp dururken hangi kullarının üç kuruş dünyalığa râm olduğunu hangilerinin ahitlerine sâdık kaldıklarını bu imtihân dünyasında belli ediyor. Haq ile Bâtıl’ın ayrışması bu denli zor dönemeçlerde kendini ortaya çıkartıyor. Bu sebeple Rabbimizin “gündem ayetlerini” iyi okumalı, tahlil etmeli ve dersler çıkartmalıyız. Kitâb’ın amele yansıyan yüzü bizim olumlu ya da olumsuz yapıp ettiklerimizdir ve bu eylemler de üzerinde tefekkür edilmesi gereken birer ayet/gösterge/nişânedir…
Kâh bir ondokuz yaşında bir Furkân çıkar alnına dört gövdesine bir kurşun yer, yürür Rabbine, Kâh birileri çıkar beş yıldızlı çiftliklerinden akıl verir…
Biliyorsunuz, yıllardır Anadolu coğrafyasında rol oynayan bir emekli cami imamı var. Nâm-ı diğer “Hocaefendi”’nin yetmişli yıllarda başlayan küçük dünya serüveni seksenli ve doksanlı yıllarda Risâle-i Nûr Hizmetin’e dönüşmüştü. Daha sonra bu “Hizmet” çabası zaman içinde Nurculuğu da evirerek Küresel bir harekete dönüştü. Şimdiler de Gülen cemaati ya da Baykal’ın tanımlamasıyla “Pensilvanya”olarak ta anılan hareketin başında ise “Hocaefendi” var.
“Hocaefendi”’yi kritik zamanlarda dindar câmiâ ve laik odaklara verdiği stratejik mesajlarla tanıyoruz. Kendisi nokta atışı yaparcasına tüm dönemeçlerde viraj alabilen, tam anlamıyla bir “kanaat önderi” gündeme etki yapan Furkân günlerinde kendisine meyyitin gassâl elinde olduğu gibi teslim olan kitleleri yönlendiren bir isim… İsterseniz biraz hafızamızı tazeleyelim;
Örneğin, “Hocaefendi” 1979’da Konya’daki Kudüs Mitingini düzenleyen Müslümanlar için ünlü Kestanepazarı Vaazında “kaldırın o çarşafları altından bıyıklı erkekler çıkacak!” demişti…
Kendisi 12 Eylül darbesini selamlamaktan geri durmamış, Darbenin hemen ertesi ay çıkan Sızıntı Dergisi’nin başyazısında “Kahraman Türk Askerine selam çakmıştı”
Yıllar sonra başka bir Nur cemaati olan Yeni Asya grubu lideri Mehmet Kutlular Cuma Dergisine verdiği röportaj’da MİT’in kendilerine işbirliği teklif ettiğini ama kabul etmediklerini ancak Fethullah Gülen ve Mehmet Kırkıncı hocaların bu teklifi kabul ettiklerini beyan edecekti…
28 Şubat Sürecinde zirveye çıkan başörtüsü yasağına karşı dindar kitlelerde önemli bir duyarlılık oluşmuşken kendisi yine nokta atışı yapmış, Başörtüsünün furûattan olduğunu belirterek ilim için tesettürden vazgeçilebileceğini belirtmişti…
“Hocaefendi”, RP’nin kapatılma sürecinde Yalçın Doğan’la yaptığı röportaj’da Parti seçimlerden önce kapatılmalı yoksa seçim sonrası %15 oy alırsa partinin kapatılması sıkıntılı olabilir diyerek bir yerlere tüyo vermişti…
“Hocaefendi” 11 Eylül saldırıları sonrası dünyada en çok nefret ettiği insanın George Bush, Ariel Sharon vb. kişiler değil Ûsâme b. Ladîn olduğunu ifade etmiş, Guantanamo’da bir çok Müslüman akla hayale gelmeyen işkencelere maruz bırakılırken Pensilvanya’da vize için kendisini sorgulayan FBI Ajanlarının ne kadar adil ve merhametli olduklarını anlatmıştı…
“Hocaefendi”, Şeyh Ahmed Yasin’in katledildiği gün Zaman gazetesine verdiği röportajda “Filistin-İsrail barışını Filistin tarafının silah kaçakçılığı yaptığı için istemediğini” iddia ediyordu. Aynı röportajın hemen karşı sayfasında ise “Hocaefendi”nin şakirdi Kerim Balcı, Şeyh Ahmed Yasin’in terörü destekleyen ve teşvik eden biri olduğunu yazıyordu…
Kendisini en son Skandal kaset sebebiyle istifa ettiğini açıklayan eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın Pensilvanya’ya selam yollaması vesilesiyle hatırlamıştık. Gerçi Hocafendi’nin DSP ve CHP ile olan kadim dostluğunu da hatırlamakta fayda var. Moon Tarikatının Türkiye mümessili ve CHP G.Başkan Yardımcısı Kasım Gülek aynı zamanda Gülen’in de yakın dostuydu. Gülek öldüğünde Zaman gazetesi yasa girmiş, Cenaze Namazını Gülen kıldırmıştı…
Pensilvanya’da beş yıldızlı bir çiftlikte korunan “Hocaefendi” yine sahneye çıktı ve Wall Street Journal’a verdiği röportajında yine nokta atışı yaptı. İnsanlığın yüzakı olmuş bir insani yardım vakfının İsrail’den izin alması gerektiğini yoksa hakim otoriteye isyan etmiş(!) olacağını iddia etti. Böylece “baği/isyankâr” olan İHH’yı da tartışmaya açmış oldu. Kendisi yıllardır dünyanın dört bir yanında müslim-gayri müslim bir çok bölgeye yardım eden, BM ve bir çok uluslar arası kuruluş tarafından kabul görmüş olan İHH’yı tanımıyormuş. İHH Politik bir örgüt olabilirmiş(!) Hocaefendi ve cemaatinden söz konusu röportajla ilgili hiçbir tekzib gelmedi. Aksine STV, Hocaefendi’nin mâlum röportajını Abdülhamid Bilici’nin Zaman’daki analiziyle birlikte ekranlarına taşıdı. Ertesi gün ise “Hizmet”in İsrail uzmanı Kerim Balcı STV ekranlarından İHH’nın yanlış yaptığını, bile bile kaza yaptığını(!) iddia etti ve ardından ekledi: “Gemidekiler kendilerini güverteye kelepçeleyip İsrail askerlerine çiçek vermeliydiler!” Şeyh Ahmed Yasin’e Terör destekçisi diyen bu zâtın İsrail askerlerine çiçek vermeliydiler teklifini nasıl karşılayalım? Kendisi yıllarca Siyonist merkezlerde eğitim gören biri olarak Tel Aviv Hükümetinin bu saldırıyı doğrudan öldürmek için önceden planladığını biliyor olması gerekiyor. Bir metreden silahsız insanların alnına ateş edenlere çiçek vermeyi teklif etmek nereye “hizmet” ediyor?
İnsanlığın ortak vicdanını savunanlarla Zulmedenlerin gölgesi altında yaşamayı savunanlar bir kez daha kendi rollerini oynamış oldular. Tüm dünya İsrail’in işlediği suçları konuşurken “Hocaefendi” ve şakirdleri mazlumu sorguladı, onun hakkında şüphe uyandıran ifadeler kullandı…
İnsani Yardım kuruluşları hiçbir ülkeden izin almak zorunda değildir. Uluslararası sularda saldırıya uğrayarak kaçırılanlara Siyonistlerden izin almaları gerekirdi demek ne anlama geliyor? Hem kim kimden neden izin alacak? Uluslar arası sulardan Gazze karasularına seyreden bir gemi o sulardan hiçbir hakkı olmayan işgalcilerden neden izin alacaklarmış?
Hocaefendi her konuda ahkâm kesmeyi biliyorsa önce konu hakkında bilgi sahibi olduktan sonra fikir ve kanaat sahibi olmalıdır. Hocaefendi’nin açıklamasının ardından CHP G.Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, olayın sıcaklığında çoğu şeyin tartışılamadığını ama Hocaefendi’nin bu açıklamasından sonra Gemiyi tartışmanın vaktinin geldiğini açıkladı. Ama maksat üzüm yemek olmadığından, nokta atışıyla bir yerlere “hizmet” olduğundan görev başarıyla tamamlanmıştır. Silah kaçakçısı dersiniz, şehidlere terör destekçisi ya da isyankâr dersiniz ve kimseye hesap vermezsiniz çünkü sizin her söylediğinizde derin hikmetler arayan zaten bir yığın mukallidiniz vardır…
Dinlerarası diyalog diye Vatikan ve Siyonist Lobisiyle ilişkiye girersiniz ama İnsani Yardım gemisindeki vicdan sahibi, anti emperyalist hristiyan ve yahudileri, şehadete koşan Müslümanları İsyankârlıkla tanımlarsınız sizin diyaloğunuz Amerika-İsrail ekseninde bir monologdan ibaret kalır…
Hürriyet Altın Kelebek Magazin Ödüllerinde Şehitlere saygıdan müzik çalınmadı ama Hizmet Türkçe Olimpiyatlarını “tüm coşkusuyla” halaylarla şenliklerle kutladı. Türkçe Emperyalizminizin sesini bile kısmadınız aferin size büyüyün genleştikçe içi boşalan bir balon gibi genişleyin…
İsrail’in gökte arayıp yerde bulduğu bu muhteşem “hizmetiniz”le en iyi dezenformasyon görevini de yerine getirmiş oldunuz…
Geriye size sempati besleyen ama Hizmetten olmayan yüzbinlerce hûsnu zann besleyen Müslümanın gündemin Furkân ayetlerini iyi okuyup kimin reye hizmet ettiğini tahlil etme sorumluluğu kalıyor…
Peki Kur’ân ne diyordu:
“Ey İmân edenler! Düşmanlarınıza karşı tedbirinizi alın, gruplar halinde ya da topluca seferber olun.
Şüphesiz, içinizde pek ağır davranacak olanlar var. Başınıza bir musibet gelirse: “Allah bana iyilikte bulundu da onlarla beraber bulunmadım” diyecektir. Ama Allah’tan size bir nimet gelirse, sanki sizinle kendi arasında hiç dostluk yokmuş gibi: “Keşke onlarla beraber olsaydım da, ben de büyük bir başarı elde etseydim” diyecektir.”
O halde, dünya hayatına değil, ahirete talip ve müşteri olanlar, Allah yolunda savaşsınlar. Kim Allah yolunda savaşa girer de öldürülüp şehid olur veya gazi olursa, her iki halde de Biz ona yarın çok büyük bir mükafat vereceğiz.
Size ne oluyor ki, Allah yolunda ve çaresizlik içinde bırakılan “Ey Rabbimiz! Halkı zalim olan şu topraklardan bizi kurtar. Tarafından bir sahip gönder, katından bir yardımcı yolla!” diye yalvarıp yakaran bir kısım erkekler, kadınlar ve çocuklar uğrunda savaşım vermiyorsunuz?!”
(Nisâ 4/71-75)
“İmân eden erkek ve kadınları yapmadıkları bir şey dolayısıyla incitenler, şüphesiz iftirâ etmiş ve apaçık bir günah yüklenmişlerdir.” (Ahzâb 33/58)
Ve böylelikle Furkân günlerinde Haq ile Bâtıl yine ayrışmış oldu…
YAZIYA YORUM KAT
ALLAH aşkina bu gün tesadufen yorunlari okudum .ALLAH Rizasi için yillardir uyutulduk . Bu milleti kefensiz yatan ecdadim aklima geldikçe çanakkale, sarikami,ALLAHU ekberdağlarinda donarak şehit ecdadim ,ben düşündukce onlar gibi donuyor kanim hissediyorum.doğrulari bilenler paylaşsin yoksa çok hak olur bilenler üzernde .kime inanip kime inanmayacağiz.zaten bu oyunlar dinimizi bozmaktir.Din kitaplarimiza bile sokuluyor .((ALLAH CC))DİNİNİtamamlayacak H.Z PEYGAMBERİMİZ DEN UTANALİM .Yarin kiymet gününde nasil şefaat ya resurulah deriz...
Yanıtla (0) (0)S.A. Kardeşlerim.
Yanıtla (0) (0)Gülen cemaati mensubu yazar Hüseyin Gülerce, açık açık demokratik laikliği savunuryoruz beyanatında bulundu. Bununla ilgili Tevhid penceresinden bakarasak bu iki beşeri sistem olan Laiklik ve Demokrasiyi bir cemaat mensubu nasıl savunabilir bunu anlamakta güçlük çekiyorum. Şu an dünyada en güçlü olan beşeri sistemlerin etkisinde kalıp İslam medeniyetni bu iki beşeri sistemden daha zayıf bir sistem olarak görüp islamı demokrasi ve laiklik ile uyumluymuş gibi göstermek batı maddeciliğine karşı aşağılık kompleksinden başka bişey değildir.
Fetullah Gülen in de Laikliği savunur tavrını kendi sitesinde bulabilirsiniz...
Selam ve Dua ile....
yazı ve yorumlarınızı saygı çerçevesinde değerlendiriodrum fakat ..sizi yanılma payı bırakmaya davet ediorum ...çünkü allahtan ve peygamberden hakkaniyetle bahsettine inandıım bi insan için bu ithamlar bence yanılma payı bırakılmaya değer yaa yanılıosanız ozaman vay halinizee..
Yanıtla (0) (0)Cemaatin içinden konuştuğum insanların yaklaşımı hakkında bir kaç şey söyleyerek konuyu bu minvalde tartışmaya açmak istiyorum. Fethullah Gülen'in o eleştirilen açıklamasından önce "Gazze Şehidleri" için yayınladığı taziye mesajını ön plana çıkarıyorlar. Bu taziye mesajından sonra WSJ'deki röportajda söylediklerinin kalbinden geçenleri yansıtmadığını reel politiğe uygun olarak Türkiye'nin başına çorap örmeye çalışanların oyunlarını bozmaya matuf bir demeç olduğunu söylüyorlar. Yoksa neden taziye mesajı yayınladığının bir açıklaması olmazmış. Ben de bu noktada bu taziye mesajını niye yayınlandığının çözümlemesinin yapılmasının durumu anlmamıza yardımcı olacağı kanaatindeyim. Aslında bu ve benzer olaylarda bu cemaatin yaklaşımı hep buna benzerlik arzediyor. Yani gönüllerinde olanla dışarıya yansıttıkları arasındaki derin çelişkiyi hep; "kan kusuyoruz ama kızılcık şerbeti içtik diyoruz" yaklaşımı içinde ele alıyorlar. Yine bu ikircikli-ikili tavrın doğruluğunun tartışılmasının da faydalı çözümlemeler getireceğini düşünüyorum. Onlar öyle demeseler de bir nevi takıyye müessesini işletiyorlar kanaatimce ki; bunun bir önder açısından yapılabilirliğinin-cevaziyetinin ne derece doğru olduğu noktasında buradaki arkadaşlarımın da fikirlerini paylaşmalarını çok isterim. Benim bildiğim, önderin takıyye yapma hakkı olamaz. Önderimiz Peygamber Efendimiz'in takiyye yaptığına dair bir delil yok benim bildiğim kadarıyla. Şimdilik bu konuda söyleyeceklerim bu kadar. Konunun geldiği noktaya göre tartışmaya devam edebiliriz.
Yanıtla (0) (0)kardeşim sizlerden Allah razi olsun. Kamuoyunun bilmediklerini yazmışsınız. Biz bunları çok daha fazlasıyla takip ediyor ve biliyoruz.Bunların tek amacı müslümanları kendi parasıyla narkozlamak ve islamın cihad şuurunu içinden almaktır.
Yanıtla (0) (0)esselamu aleykum verahmetullah
Onlar, Allah'ı bırakıp bilginlerini ve rahiplerini rablar (ilahlar) edindiler ve Meryem oğlu Mesih'i de.. Oysa onlar, tek olan bir ilah'a ibadet etmekten başka bir şeyle emrolunmadılar. O'ndan başka ilah yoktur. O, bunların şirk koştukları şeylerden yücedir.
Yanıtla (0) (0)Tevbe 31 (Ali Bulaç meali)
Adiy b. Hatim diyor ki: Rasulullah (s.a.v) e boynumda haç olduğu halde geldiğimde bana: 'Ya Adiy!... Bu putu boynundan at' dedi yanına yaklaştığımda Rasulullah (s.a.v) Tevbe Suresini okuyordu. 'Hahamlarını ve rahiplerini Allah'tan gayrı Rab'Ier edindiler' ayetine kadar okumaya devam etti. Ben: Ya Rasulullah, biz onları Rabler edinmedik, dedim. Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): 'Bilakis, onlar size haram olan bir şeyi helal ediyor, siz de onu helal sayıyordunuz öyle değil mi?' dedi. Evet öyle yapıyorduk dedim. Rasulullah (s.a.v): 'İşte o (ameliniz) onları Rab edinmektir ' buyurdu.
Allah-u tealanın: 'Hahamlarını ve rahiplerini Allah'tan gayrı Rabler edindiler. ayetinin tefsirinde Ebu'l-Behteri şöyle demiştir: 'Haham ve rahipleri onlara Allah'ı bırakarak kendilerine tapmalarını emretselerdi onlar, haham ve rahiplere itaat etmezlerdi. Fakat haham ve rahipler, Allah'ın helallerini haram, haramlarını da helal ettiler. Onlar da bu hususlara itaat ettiler. Haham ve rahiplerin bu hareketi rububiyetti.
Selam ile,
Yanıtla (0) (0)birilerinin hataları bizim de hata yapmamızı meşrulaştırmaz.
İslamın ahlaki prensiplerinin düşman karşısında bile korumak zorundayız.Kaldıki bu insanlar müslaman olduğunu söylüyor.Heveslerimizi hukukun yerine koyamayız. Bizim gibi düşünmüyor diye insanları islami dairenin dışına atamayız.
Şahsi incinmeler yerine ümmetin maslahatını düşünmek zorundayız.
Vesselam.....
Ben Hocaefendiyi hiç sevemedim.Bir kez daha(defalarca olduğu gibi)kendimi haklı buldum.Dünyanın her tarafında okulları var kimbilir yıllığı kaç bin dolara,dershaneleri var en kazık fiyata.Ayrıca zenci,çinli,japon vs. çocukların canına okuyarak Türkçe şarkı türkü söylemeleride beni hiç gururlandırmıyor.Beni birçok Arap ülkesindeki Türk bayraklari ve Tayyip Erdoğan resimleri daha çok gururlandırıyor.Nihayet dış dünyada şerefsiz siyasetten şerefli siyasete geçtik diyorum.Ne kadar gurur verici Suriye devlet başkanının Tayyip ne derse ben onu yapmaya razıyım demesi.Eskiden böylemiydi be....
Yanıtla (0) (0)bazı arkadaşlar yazının uslup ağırlığından dem vurup insafa davet etmişler.ancak savundukları masumiyetini isbata çalıştıkları hoca efendi ve taifesinin bence insafa gelmeri lazım.sevdikleri biri eleştirilince hemende inciniveriyorlar ve budurumun ergenekoncuların ekmeğine yağ sürdüğünden,islam kardeşliğinden bahsediyorlar.peki hoca efendi ve avanesinin bu ve bundan önceki resitalleri bizi incitmedimi? amerikanın israilin desbotlarının ekmeğine yağ sürmedimi? müslümanlar arası kardeşlik bilincine balta vurmadımı? hem unutmayın bu yazı durduk yerde kaleme alınmış bir yazı değildir.bu yazının sebebi hocanın beyanatı,avenesinin şakşakçılığı ve bunun zamanlamasıdır.unutmayın burada yorum yapan pek çok kişinin ya bir arkadaşı ya bir yakını o gemide idi hatta bazıları şehitler arasında.-örneğin ben-şimdi oturup düşünün kim incitiyor kim inciniyor.
Yanıtla (0) (0)Misakı Milli içinde Kemalizme,
Yanıtla (0) (0)Filistin içinde Siyonizme,
Yaşadığın yer neresi ise oranın Tağutluk taslayan otoritesine "LA" demeden Müslüman olamazsınız...
Gerisi teferruattır...
Not: Misakı millide Kemalizme LA diyeceğizde, Siyonizme demeyecekmiyiz gibi bir yorum çıkarmayın lütfen yorumdan, çok kırılırım...
Not 2: Yazı nefis olmuş, yüreğine sağlık...
üstad bediüzzaman 29 m mektup 6.meselede onu çok iyi tarif ediyor.kendilerini risale-i nur yanında gösteripte otoriteden yana olanları.iyi okunmasını tavsiye ederim.
Yanıtla (0) (0)not:hocaefendi ırkçı olduğunu kendisi ortaya koyuyor.kendisene üstad erzuruma geldiğinde onu görmeye niye gitmediniz diye soranlara o kürt bense türküm demişti.bunu kendisi söylüyor,kimsede imkar edemez.ayrıca üstad şimdi yaşasaydı danslı şarkılı türkülü olimpiyatlarınıza ne derdi.valla abd nin ılımlı ıslam projesini çok güzel uyguluyorsunuz.gün gelecek islamın i si bile sizde olmayacak.yayınlarınız ve reklamlarınızdaki ahlaksızlık gün geçtikçe artıyor.siz ne diyorsunuz hocaefendinin bi bildiği vardır.
nihal kardeş buğz etmiyoruz
Yanıtla (0) (0)lakin sitemkarız size
ben ve benim gibi nice meslek sahibi
yahut üniversite öğrencisi ideallerine kavuşamadı
niye mi
bacıları otoriteye boyun eğip
bizleri direnişimizde yalnız bıraktıkları için
ilk ayrılığı kim yaşattı bu millete
ilk fitne tohumunu kimler ekti
dün başörtüsü zulmünde
bugün filistin meselesinde
anlamıyorsunuz...
milyonlara yön veren bir insan ancak peygamber olabilir
gerisine böyle üstelik vicdana ters durumlarda dahi bağlı kalmak
imana nasıl sığar
biz sisteme direndik diyelim ya kızlarımız nolacak
bi dolu gözyaşı onlar için de mi dökeceğiz
ne olurdu bizimle ağlamayı seçseydiniz
belki güleceğimiz günlere daha tez erişirdik..
bunca milletin vebali az mı
(lütfen yayınlayın mesajımı)
Rahman Rahim olan Allah'ın adıyla...
Yanıtla (0) (0)Eğer saygı gösterilecek birileri varsa.
Gazze de 1,5 milyon yarıaçık cezaevi mahkumudur(mazlumlarıdır)
Helallik istenecek birileri varsa, İsrail kurşunları ile can verenlerdir (onlar ölüler değildir)
Savunulacak bir şey varsa, o da Müslümanların izzetidir.
Selam da, sadece Allah'a karşı sorumluluk duyanlara...
Ey kardeşim hak ehad dır batıl çoğunluktur ?
Yanıtla (0) (0)Bu dini yontup yontup yeni din buzağılarını üretmeye çalışanların hic kur andan haberleri yok heralde .
İman cesurca inancını mağara sakini gençler gibi haykırmaktır.
Celculutıye asayimusa yada batıl ın adı her neyse Artık maskeli adamların maskesi düsmüştür .
Selam ile,
Yanıtla (0) (0)Cenk Ağ soruları ile ilgili:
Kur'an yahudileşmeyi anlatırken dikkat çektiği noktalardan biriside "sözü bağlamından koparmalarıdır." Kelimenin tam anlamıyla bunu yapıyorsunuz.
18.Lema ile Sikke-i Tasdiki Ğaybi kast edilir. 1.Bu kitapta anlatılan konular ağır şartlar altındaki Kur'an hizmetleri sırasında mazhar olunan ilahi lutuflardır.
2.Orada bahs edilen hiçbir mesele akideye taalluketmemektedir ve kimsenin buna iman etmesi istenmemektedir.Bunlar sadece ilahi lütuflarla ilgili patlaşımlardır.Paylaşım ise bir kanaat meselesidir,isteyen buna katılır isteyen red eder.
Size tavsiyem bektaşilik yapıp ümmetin daha fazla kan kaybına sebep olmayın, darbeciler ve Ergenekoncular bu yaptıklarınıza çok seviniyorlardır.
3.Risale-i Nur baştan sona Kur'an ve sünnete uygundur.Okuyanlar bunun şahididir.
Kitabı Kerimimz iftirayı ve zannı yasaklamaktadır.
Allaha emanet olun
üzülüyorum Allahın ayetleri bizleri,olaylar hakkında,mücadele,yol yöntem hakkında bilgi vermezmi, inanan insanlar olayları Resulün Kurani mücadele yöntemini örnek almazlarmı. Kitab bizlere dost düşmanı tanıtmazmı,değerlerimize karşı savaşanları,bize karşı iki hatta beş yüzlü davrananların tutumlarını kitap göstermezmi .....!!! peki neden..!??..göremeyenlere,anlayamayanlara,Kitabi davranamayanlara müslüman olarak bizden olan bazı kısmi değerlerimizi taşıdıkları için üzülüyorum, öfkeleniyorum,haykırmak istiyorum...... sadece yazıyorum... Allahım tüm müslümanım diyenlere basiret ver.. .... insanlığın ortak vicdanını(hakkı,adaleti)savunanlarla, zulmedenlerin gölgesi altında yaşamayı,faaliyet etmeyi savunanlar...!!
Yanıtla (0) (0)Fethullah Gülen hareketi herzaman için pragmatist bir hareket olmuştur.Her dönem kendi menfaatleri neyi gerektiriyorsa o düzlem içinde hareket etmişlerdir. Bence bu olayda da AKP 'nin ABD ve İsrail tarafından üzerinin silineceği görüşü ile geleceğe yönelik yatırım planları vardır. Siyasetten uzak durmak gerekir diyenlerin bu kadar siyasetin içinde yer almaları çok manidar. Aslında politik bir duruş sergiliyorlar.
Yanıtla (0) (0)Sevgili Bülent abi. Eline diline sağlık. Tam isabet. Selam ve dua ile.
Yanıtla (0) (0)Nihal Hanım, Bülent kardeşim itikadi bir ayrımdan bahsediyor ki bununla ilgili de delilleri var.
Yanıtla (0) (0)Şayet Bülent bey'e katılmıyorsanız ya da yanlış bir şey söylediğini düşünüyorsanız duygusallığa kapılşmadan söylediklerini cevaplamalısınız. Yanlış hatırlamıyorsam Bülent kardeşimiz de eski bir Nur talebesi. Risale-i Nur kültüründen geldiği için bazı sapmalara dikkat çekiyor. Ben kendisinin ifade ettiklerini soruya dönüştüreyim:
1-Herhangi bir kul yazısının Kur'an'ın 30 ayetinde müjdelendiğini iddia ediyor mu etmiyor musunuz? Bunun Sadece Sikke-i Tasdik-i Gaybi'yi okumak bile yeterli değil mi?
2-Bir kulun yaptığı celcelutiye duasının Cebrail tarafından Hz. Ali'ye vahyedildiğini(!) Bu vahiyde(?!) de 1400 yıl sonra başka bir kulun kitaplarının haber verildiğine iman ediyor musunuz etmiyor musunuz? Bunun için 18. Lem'a'yı okumak yeterli değil mi?
3-Hz. Ali'nin, Abdulkadir Geylani'nin yani Allah tarafından seçilmemiş kişilerin 1400 yıl sonraki gaybı bildiğini ve bu gaybın bahsi geçen kitapçıklar olduğunu düşünüyor musunuz düşünmüyor musunuz?
4-Tefsir Usulüne ve Hadis Usulüne tamnamen zıt, arandığında Ancak Gûlât-ı Şia fırkalarında bulunan inançlara inanıyorsunuz. Bence eleştirilere kızmak yerine "Risale-i Nur'un İman anlayışını" Kur'an'ın ilkeleriyle karşılaştırsanız, Tefsir Usulü konusunda biraz azraştırmnsanız daha iyi olmaz mı?
bay gülen bize yine kendisinin hangi safta olduğunu gösterdi allah onun kalbindekini ortaya çıkardı o ve cemaati mazlumun değilde kendilerince otorite kabul ettikleri zalimin yanında yer aldılar zalimler için yaşasın cehennem sizleri rabbime şikayet ediyorum
Yanıtla (0) (0)şahid ol ya rabb
SON OLARAK ;
Yanıtla (0) (0)Hakkım helal dedim sanırım yazıyı tersten okuyanlar olmuş. DEĞİL kelimesi parantezli bir şekilde Bülent Beye idi ki Türkçede bu gibi nüanslar yapılarak ilgi çekilir yazıda. Yinede tekrarlıyorum helal olsun ki; şöyle bir durum var ben kim helal etmemek kim. Etmeyenlerde eminim yarın cennetin kapısında benim helalliğimi vermediğinden dolayı beklemek istemez. Efendimizin yanına koşmak yerine ne diye kapıda bekleyesin ki. ET GİTSİN HELAL Kİ KOŞ MİSK-İ AMBER KOKAN EFENDİMİZE... SAĞLICAKLA KALIN...
Sayın BÜLENT ŞAHİN ERDEĞER HOCAM;
Yanıtla (0) (0)Yazdığınız bu yazı çok güzel ve size özür borçluyum. Haklısınız ben yüce kitabımızı idrak edemiyecek kapasitede olan aciz bir varlığım. İdrağim olmnadığından nasıl ki okulda yardımcı kitaplardan faydalandığım gibi YÜCE KİTABIMIZDA DA yardımcı kaynaklara başvurdum. Mucizevi değil sadece kaynak eserdi. Ama haklısınız nasıl birden alim olamıyorum nasıl anlamıyorum ki. Eğitimsizlik bilinçsizlik böyle işte ne yaparsınız.
Bu arda buradaki platformun birazcık olsun yargısız infaz olmadan tartışarak ortak bir yerlerde buluşacağımızı yada fikirlerimizi paylaşıp saygı duyacağımızı zannetmiştim. DEĞİLMİŞ!... Dün geceden beri Gazze\'nin tarihi süreci hakkında bilgi toplamaya, EFENDİMİZİN yahudilere karşı tutumunu ve Hocamın bahsettiğiniz kasetlerini araştırıyordum. Sebebi ise karşılıklı bilgi akışında yanılma payını azaltmaktı. Bu bilgiler sizlerde varmış gerek kalmadı. Ben bilgilerimi tazeledim şükür.Buradaki herkese teşekkür ederim. Bu kadar çok okuyup her konudan insanların bilgilerinin olduğunu görmek çok hoştu. Ayrıca kardeş edebiyatı yapmamam gerekiyormuş ama yinede yapayım buradaki kardeşlerimin yolu açık olsun...(not: Bülent hocam yanıldığınız tek nokta, öncelik YÜCE KİTABIMIZDIR yargıladığınız bizlerde. Sonra sünnet sonra diğerleri. Bir kişi de çıkıp karşınıza ne risaleleri nede pırlanta serisini bi üst kademeye çıkartmaz ve sizin bu yazılarınız olayları alevlendirmek yerine söndürür.)
Bülent Bey,
Yanıtla (0) (0)bence siz ifrat ediyorsunuz ve nerden kaynaklandığını anlamadığım bir öfke ile hareket ediyorsunuz.
Hatalı bir söylemi genelleştirerek kendini müslüman kabul eden insanları bu dairenin dişinda sayıyorsunuz.Bu çok ağır bir vebaldir.
Kendinize ve müslümanlara acımalısınız.
Ayrıca anlattığınız olaylarda sıhat açısından doğru değildir.
Daha önce bir yorumcu bu konuya değindiği için oraya girmeyeceğim.
Şunu üzülerek söylemeliyimki kur'anı kalemlerimizin ucuna takarak müslümanların aleyhinde kullanma çabaları ümmete büyük zarar vermektedir.
Allaha emanet olun.
rahmanın selamı batıl karşısında dimdik ayakta duranların üzerıne olsun...
Yanıtla (0) (0)bu gurup tarıhten bu yana islamın içine batıl fikırleri ve egolarını karıştırıp duruyorlar ...
kardeşım rahmanın dinı yama leke çerez kabul etmez hangı çerçeve de olursanız olun ...
KALEMINE SADIK OLMAYANLAR TARİH SAYFASINDAN KENDİLERİNİ BLOKE EDERLER...
bülent kardeşimiz hakaret etmeden doğruları yazmış.aslında yazılması gereken daha çok şey var.şimdi birileride çıkıp tüm camiayı kötülemeyin diyor.camia dediğiniz insanlar körü kürüne inanmışsa,her söylediğine hocaefendinin bi bildiği vardır,odaha iyi bilir,bi hikmeti vardır mantığıyla yaklaşırsa ki yaklaşıyorlar.bunuda geçelim.bu camianın gazetelreindeki ve tv lerindeli reklamlarda ve programlarındaki gayri islamiliği gördükleri halde hala alıyor ve izliyorlarsa ki gururda duyuyorlar.iki saat akşam kesintisiz stv yi izleyin görün ahlaksız reklamları.camiadan bahsediyoruz değilmi?bu dediklerimi ve demek isteyipte dedmediklerimi ve bülent kardeşin yazdıklarını hocaefendinin şahsında ve camiasının şahsında,islamla ve hz muhammed(sas)'in hayatıyla bi karşılaştırın bakın nelere rastlayacaksınız.size açık ve net söyleyeyim ne yaparsanız yapın,hangi ayet ve hadisi önlerine koyarsanız koyun,hocaefendinin dediğini yaparlar(bi bildiği vardır mantığıyla)kuran ve sünnete uymazlar.bunuda ibadet aşkıyla yaparlarhariciler gece namazı kıldıklarından alınları nasırlaşmıştı.ama nafile(bu benzetmeyi hocaefendi ve camiası hakkında yapmadım allaha sığınırım9ama bazı şeylerin iyi anlaşılması lazım.birilerinin cesaretle şunu demesi lazım yahu kardeşler kimse yok mu diyorsunuz bakın biz burdayız elinizi uzatın demesi lazım.bu yahudi ve hristiyandan dost olmayacağını allah söylüyor izzet ve şeref inanaların yanındadır,gazete ve tv lerinizde diğer islami cemaatleri(özellikle güneydoğu kökenli)kötülemeyein.üstad bediüzzamanı iyi anlayın ihlas ve uhuvvet riasalesini iyi okuyun üstad kardeşlikten bahsederken sadece kendi cemaatinden bahsetmiyordu.ayrıca otoriteye uymadığı için medrese i yusufiyeye atıldı.bu kardeşleri sevdiğimiz için uyarıyoruz.yine diyoruz kimse yok mu diyorsunuz?bakın bizler ellerimizi ve yüreğimizi açtık.
Yanıtla (0) (0)İslam Birliği, Kardeşlik elbette güzel temenniler. Ama kardeşliğin temenniden gerçeğe dönüşmesi için Kur'an'da anlatılan Tevhid akidesine uygun olması lazım.
Yanıtla (0) (0)Safların netleştiği bir dönemde kalkıp "kardeşlik edebiyatı" yapmak hakla batılı karıştırmak ta olabilir... Onun için itidal çağrıları üslup açısından önemli olmakla beraber Tevhid akidesinin bulanıklaşmasına hizmet etmemelidir.
Allah'ın Kur'an'ından başka kitaplara İlahi/Yazdırılmış/Rehber/Mucize kitaplar olarak iman edenlerle Kur'an'a teslim olanlar arasında onlar sadece Kur'an ve Sünnete teslim oluncaya kadar aşılmaz bir uçurum vardır.
Allahın Kitabına eş koşanlar Başka kitapçıkları Allahın Kitabıymış gibi harıl harıl okuyanlar, Allah'ın kutsal ilhamları olduğuna iman edenlerle Kur'anda anlatılan Müminler kardeş değildirler. Herhangi bir kul yazısının Kur'an'ın 30 ayetinde müjdelendiğini iddia edenlerle kardeş miyiz? Değiliz..
Bir kulun yaptığı celcelutiye duasının Cebrail tarafından Hz. Ali'ye vahyedildiğini(!) Bu vahiyde(?!) de 1400 yıl sonra başka bir kulun kitaplarının haber verildiğine iman edenlerle Kardeş miyiz? Hayır değiliz... Nerden çıkartıyorsun derseniz 18. Lem'a'yı okuyabilirsiniz...
Vesselam...
Şimdi bu net ve tavizsiz tutumumuzun Kur'an akidesine duyduğumuz sadakattan kaynakladığını bir kez daha belirtmek zorundayım. Hem kulların yazdıklarına hem de Allah'ın Kur'an'da vahyettiklerine Allah'dan gelen mesajlar olarak bakanlar varsa aramızda onlara ancak aramızdaki ortak sözde bulaşabileceğimizi belirtebiliriz.
Her iki taraf ta madem Kur'an konusunda müttefik o zaman Kur'anın Furkanlığından ve ölçülerinde buluşabiliriz.
Benim amacım tartışmayı alevlendirmek değil. Sadece Kur'an'ın ve Sünnet'in Haqq ölçülerinin "hatırlatmak"tır. Üslup muhatabın ameline göre bazen yumuşak bazen ise sert olabilir...
Yanıtla (0) (0)İslamcılar'ın çoğunluğu Kur'an'la düşünmediğinden ve zihin dünyalarını Kur'an kavramları şekillendirmediğinden ötürüdür ki insanlar arası ilişkilerinin, hukuklarını Kur'an'ın muhkem ölçülerine göre dzüenleyememektedirler. Daha ötesi sevinçlerin de üzüntülerinde tavırlarında Kur'an'ın kavramlarına göre şekil verememektedirler.
Kur'an kavramlarıyla aşina olanlar bilirler ki Rabbimiz bize ana hatlarıyla yaşamda 5 sınıf insan olduğunu öğretir.
1-Allah'a şartsız teslim olanlar ve bedeli göze alanlar (Mü'minler)
2-Allah'a şartsız teslim olup bedel konusunda bilinçli olmayanlar (Muslimler)
3-Mü'min ve Muslimlerle beraber gözüküp Kafirlerle beraber olan ikiyüzlüler (Münafıqlar)
4-Eskiden Allah'a şartsız teslim olmuşiken zaman içinde Din Adamlarını, Kanaat önderlerini Dinsel otoriteler belleyen Şartsız teslimiyetten uzaklaşanlar (Ehl-i Kitab)
5-Tamamen Dünyevi çıkarlar sebebiyle Allah'a ortak koşup Hakikati inkara şartlanmış olanlar (Müşrikler)
Kur'an'la şekillenen bir zihin safını belirlemiştir. Kur'an'la düşündüğünde Furkân ona inmekte ve basiret gözü açılmaktadır. Allah kimin Mümin kimin Muslim kimin Münafıq kimin Ehl-i Kitab kimin Müşrik olduğunu biliyor. Ama bizim de bilmemizi istiyor ki İslami mücadele yolunda saflarımız netleşsin kiminle dost kiminle düşman olduğumuzu bilelim, hukukumuzu şekillendirelim...
Yaşadığımız günlerde de kim hangi kategoriye giriyor kimin ne işle meşgul olduğuna bakarsak o da net görülür...
Selam ile ,
Yanıtla (0) (0)Dostlar bizim çok ciddi bir problemimiz var ve bu beni çok korkutuyor. Bu problemimiz ne İsraildir ve nede Amerikadır.Bizim problemimiz "Tefrika" ve "İhtilaf"tır.
Bu Problem ümmeti tüketip bitirdi.8/46 ya rağmen tefrika ve niza "rüzgarımızı" götürdü ve götürüyor.(bu yorumlar da hale götürmeye devam ettiğini gösteriyor.)
Kardeşlik hukukumuz hatalara karşı lütuf ve ıslah ile mukabeleyi emr ediyor.Fetih suresi müminlerin kendi aralarında "merhametli" olduğunu söyler.
Allahım kendi boyan ile boyanmayı bizlere nasib et....
Kimse kimsenin kul hakkına girmiyor, bunu ilk önce belirtmek istedim.Eğer gerçekten hakkı yenen, kul hakkı yenen , haksızlık yapılan birileri varsa ihhdan vazgeçtim haydi, filistinli müslüman kardeşlerimizdir. f.gülenin okullarının temelleri neyin üzerine yükseldi biliyor musunuz, filisitindeki çocukarın sesleri üzerine, ırakta, somalide, afganistanda,balkanlardaki,afrikadaki,kafkaslardaki çocuklarının kanları üzerine inşa edilmiştir.neden mi çünkü hepsinde gülen cemaati tepkisiz kaldı,umursamadı, din kardeşlerine destek vermeyi bırak hepsini yerden yere vurdu, hatta kimlerini tekfir etti, bazılarından nefret ettiğini söyledi.bizde hakkımızı size helal etmiyoruz.ben etsem bile mazlumun hakkının savunucusu Allah affeder mi, siz onu düşünün.bir mazlumun uğradığı haksızlık, ilahi iradenin gücüne dokunur.Allah'ın verdiği mühlet dolunca, bizde sizdendik diyebilecek misniz?
Yanıtla (0) (0)Bende yazınıza hayret ettim nihal (hanım). Tersten okumak istedim içimden gelen bir hisle. Muslumanlara müsamahakar davranmalıyız, olayların iç yüzünü bilmeden konuşmamalıyız demişsiniz nasihatınızı dikkate alalım inş. Ama aynı hassasiyetinizi Hocaefendinizden beklemeyelim mi? Bülent kardeşimin verdiği örneklere bakalım;
Yanıtla (0) (0)"Örneğin, “Hocaefendi” 1979’da Konya’daki Kudüs Mitingini düzenleyen Müslümanlar için ünlü Kestanepazarı Vaazında “kaldırın o çarşafları altından bıyıklı erkekler çıkacak!” demişti…
“Hocaefendi” 11 Eylül saldırıları sonrası dünyada en çok nefret ettiği insanın George Bush, Ariel Sharon vb. kişiler değil Ûsâme b. Ladîn olduğunu ifade etmiş, Guantanamo’da bir çok Müslüman akla hayale gelmeyen işkencelere maruz bırakılırken Pensilvanya’da vize için kendisini sorgulayan FBI Ajanlarının ne kadar adil ve merhametli olduklarını anlatmıştı…
“Hocaefendi”, Şeyh Ahmed Yasin’in katledildiği gün Zaman gazetesine verdiği röportajda “Filistin-İsrail barışını Filistin tarafının silah kaçakçılığı yaptığı için istemediğini” iddia ediyordu. Aynı röportajın hemen karşı sayfasında ise “Hocaefendi”nin şakirdi Kerim Balcı, Şeyh Ahmed Yasin’in terörü destekleyen ve teşvik eden biri olduğunu yazıyordu…"
Bu örnekler de bize tavsiye ettiğiniz şeyleri acaba Hocaefendinize tavsiye ettiniz mi? Bu sözleri O'ndan duyduğunuzda yazımıza hayret ettiğiniz gibi hayret ettiniz mi?
Izdırap insanı olanlara Allah muslumanların ızdıraplarıyla ızdıraplanmayı da nasip etsin...
sonuçta biz de size aynı tavsiye de bulunalım birazcık el-insaf kardeşim birazcık el-insaf...
Not:Hakkımı helal etmiyorum sözü yazdığınız yazının ruhuna sanırım ters.
Allah'ın selamı Allah'ın kelamı üzerine yaşayanlara olsun...
sözü uzatmadan diyebilirimki hocaefendinin gemi yorumuna gelmeden yazar beyin hoca ile verdiği '' hayat bilgileri '' baştan aşağı en hafif tabiriyle çarpıtmadır
Yanıtla (0) (0)1- ilk olarak konya mitingi 6 eylül 1980 tarihlidir.sonra hocanın konya mitingiyle ilgili yaptığı yorumun neresi yanlış anlamadım. bu tür provakasyonlar devletçe defalarca kullanılmadımı ? en bariz örneği 28 şubat süreci olmadımı ? istiklal marşının protesto edildiği konya mitingi için hocayı haklı çıkartırcasına orgenaral haydar saltık '' bardağı taşıran son damla'' demedi mi ?
2- sızıntının darbe yazısına gelince hoca bu yazıda gençlik için '' Kimi erotizmle sarhoş; kimi libido ile kimi existansiyalizmden meded umuyor; kimi hezeyan felsefesine dilbeste '' demiş ve bu gençliğin birbirini yiyp bitirmemisi için müdaheleyi ''içtimai bünyenin eraciften temizlenmesi '' olarak görmüştür.zaten o dönemi yaşayanlardan pek çoğu müdahale sonrasını haklı bulmalarsa müdaheleyi kardeş kavgası bitmesi için mazur görmüşlerdir.
3- hele mehmet kutluların iddasına gelince bu tamamen uydurmadır. asıl mit ajanı ifadesi yazar biraz takip etse mehmet kutlular için kullanılmıştır senelerce . biraz araştırma yapsa bu bilgiye çok rahat ulaşırdı yazar. mehmet beyin kızının ölümünü ve o dönemde yazılanlara baksa yeterdi
4- yazarın hocaefendi için chp kadim dostluğu nerden çıktı anlamadım.hocanın deniz baykalı aramadığını kendisi bizzat söylemesine rağmen bunu varmış gibi söylemek de en hafifiyle ayıptır. bülent ecevitle şahsi münasebeti apayrı mesele olup olayı parti bayraktarlığına getirmekde yanlıştır.
5- 28 şubat da yapılan kamuya açık yorumları ortaya dökenler biraz da cemaatin üstüne gidlimesine vesile olan gizli kayıtlara bakmalılar. o kayıtların bi kısmı montaj da olsa hocanın nasil bi düzen istediği açık seçik ortadır.niyet testi yapmak isteyenler netten kolayca bulablir.örn ''Şef döneminde çarşaflı kadınları bile astılar. Milleti kırıp geçirdiler. Dikkatli olmalıyız. Erken harekete geçersek tepemze binerle ''
Biraz önce bir arkadaşımdan bülent (bey)in yazısını dikkate alıp okumamızı söyleyen bir notu geldi.Okudukça hayret ettim.Hem arkadaşıma hem burada bu yazıyı yayınlayanlara hem yazana hemde bu şekilde yorum yapanlara... Bu arkadaş ki üniversite yollarında aynı yollarda yürüyüp aynı havayı teneffüs edip aynı konularda ızdırap çektiğim aynı sofrayı paylaştığım yol arkadaşımdı.Yıllar ne çok şeyi değiştirmiş. Yok değiştirmemiş silip süpürmüş. Sadece onu değil insanları, içimizdeki muhabbet, uhuvvet ve hoşgörü duygularınıda. Yargılamak hüküm vermek ne kadar kolay olmuş. Basit düşünmek ileriyi düşünmemek veya hiç tanımadığın insanların hakkına girmek. bunlarda ne kadar içimize yerleşmiş. bülent (bey) merak ediyorum siz Allah(c.c.) yolunda ilerlerken hakkınıza girenlere ne yapıyorsunuz.Yada ne kadar mükemmelliyetçisiniz ki siz hiç hata yapmadan bu yolda ilerleyebiliyorsunuz.Helal size ki bu taşlı yollarda ilerlerken kesin hükümler verecek kadar kendinizden emin ve mağrur bir şekilde yürüyor ve koşuyorsunuz.Yalnız sizi etkiler mi bilmem ama ayağınıza takılan o çakıl taşlarından olayım dedim ve sarf ettiğiniz bu cümleler ile itham edilen o cemaat ruhunda bir insan olarak hakkım helal (değil) size demek istiyorum. Belki hiç haklık bir durumumuz olmadı ama kul hakkımız var buda yeter bana. Lütfen basit düşünmeyelim olayların iç yapısını öğrenelim ve kasıtlı olarak yapılan bizleri birbirimize düşürme ve ikiye ayırma politikasına düşmeyelim. Her ne şekilde olursa olsun Allah yolunda olan, olacağını ifade eden ve o yolda her türlü hizmete baş koymuş olan cı'ya cu'ya bakmayan ve bir tek ALLAH demesi yeterli olan ahir dönem müslüman kardeşleri olarak bu kadar hoşgörüden uzak müsamahasız olmayalım. Ve ızdırap insanı hocama(bu son iki kelimeyi okuyunca şahsıma olmadık laflar ağzından dökülecek olan tahammülsüz din kardeşlerime bile hakkım helal olsun.)yapılan bu kadar itham.Bu noktada susarım onun ne avukata nede savunmaya ihtiyacı var.sadece birazcık el-insaf kardeşlerim el-insaf
Yanıtla (0) (0)S.A
Yanıtla (0) (0)Yorum yazanların çoğu nedense Fetullah gülen ci olmuşlar hayırdır. Fetullah Gazzeli çocukların şahadetine birşey söylemezken ama İsrailli çocuklariçin sabaha kadar ağladığını söyler, Onu savunanlar ALLAH aşkına kimden yanasınız, Cebrail gelse parti kur dese ben parti kurmam diyen zat ın bu söylemi sizce korkunc bir itiraz değilmidir. ALLAH Cebraili nediye gönderir vahi için hangi Peygamber buna cüretgarlık edebildi emir enyüksek yerden geliyor itaat kula düşer şimdi bu, Zatın savunucuları, Örtü ALLAH'ın emri olduğunu biliyordum (NUR 31 AHZAP 59 ayetleri yoksa bizlere yanlışmı açıkladılar ) Gülen örtünün teferuta olduğunu söylüyor yıllardır, Bacılarımız boşona ünveriste kapılarında kendilerine zülüm ediyorlar neden, Hocaya uymadılar, Kuranda yahudi ve hırıstiyanları dost edinmeyin diyor budayanlış karşılığı dinler arası diyalok papa gibilerini yanında kendini daima güvende görüyor yıllardır müslüman katliamı yapanlara laf yok ama kendi topraklarını koruyan hizbullah ve hamasa terörüst diyeceksin. Biri başını secdeye koyan biri kiliseye giden hangisinden yana olmak lazım hoca savunucuları Yıllardır bu ülkede kendilerini islamcı gören bir partiyi hep dışladılar önce DP Menderesi savundular O idam olunca arkasından Masonluğu kimseye kaptırmıyan Demireli hep savundular. Hocaya toz kondurmayanlar. Bu ülkeden mecburen kacan müslümanların çoğu Almanyaya sığındılar dikkad ederseniz bu ülkeyi soyanların çoğu amerikaya sığındılar peki Hocanız neden amerikayı tercih etti Hadi Afkanistan terörist ıraktamı somalimide sudandamı filistidemi irandamı(hoca hiç sevmez) ALLAH'a aşkına bu ülkeler müslümandeğilmi bunlardan birtanesine acıdığını duydunuzmu. Hoca savunucuları elinizi vicdanıza koyun Kimi hangi amaçla savunuyor sunuz. Eski CHP Başkanı Deniz baykala geçmiş olsun dileklerini ileten hoca niçin geçmiş olsun dedi Galiba Deniz Baykalın ayağı çiçek sulariken burkulmuştuda ondan diye savunursuz. HERŞEY HOCA İÇİN İYİKİ VARSIN HOCAM SEN OLMASAYDIN BİZ KİMDEN SÖZ EDERDİK.
Şu sloganla tanımıştık Zaman'ı 'gerçekler zamanla anlaşılır', biz biliyorduk aslında Zaman'ın gerçek yüzünü. Her daim her fitne döneminde Bülent kardeşin verdiği örneklerde olduğu gibi karşı tarafta yer almıştı Fethullah Gülen ve cemaati. Biz bunun farkındaydık her ZAMAN. Şimdi kendisini bu kişiye adamış vicdan sahiplerine düşüyor iş. ya Hocaefendi dediğiniz Fethullah Gülen'in yaptığı bu hatadan tevbe etmesini beklemelisiniz, ya da hiçbir şey olmamış gibi devam etmelisiniz. Sorun vicdanınıza hangisini tercih ettirecek size?...Bizimkisi tehdit değil sadece teklif...Allah'ın selamı Allah'ın kelamı üzerine yaşayanlara olsun....
Yanıtla (0) (0)keşke yalanlansa dedim
Yanıtla (0) (0)keşke çarptırılmış olsa dedim ama ne yazıkki doğruydu. uykularımı kaçırdı bu açıklama. Ama şaşırmadım sadece haberin yanlış olmasını istedim. değildi. Soğukkanlı olmaya çalıştım. bu insanlarla ilgili bu ruh halini ilk kez yaşamadığımı farkettim. daha önce de defalarca hiç olmadık zamanlarda kanatlarımızı kırmaya çalışmışlardı. hep iyi niyetli olmaya çalıştım. Artık son gerçek yüzlerini gösteren rabbime şükürler olsun. Benim aklıma israilden izin alma olayı takıldı. cnn türkte israil büyükelçisi kesinlikle yardım gemilerini ve yardım malzemelerini sokmayacaklarını söyledi.fetullah gülenin yanındaki o kadar akıl hocasına rağmen gazzedeki durum için yaptığı açıklama cehalet değilse rezalettir .Allah ıslah etsin
asıl sorgulanması gereken şu aslında
Yanıtla (0) (0)meydanları dolduran müslümanlara baktıkça onur duydum
meğer ne kalabalık imişiz
lakin biz madem böyle kararlı,dik,onurlu bir toplum idik
madem tuttuğumuzu koparır,bildiğimizden dönmez idik
kim nasıl bize başörtüsü yasağını kabul ettirdi,imam hatiplerimizi kapattı,katsayı mağduru etti bizi
yani bu kalabalık bu zulümlere nasıl boyun eğdi
simdi bu saydıklarım filistin meselesinden daha mı az acıtıyor bizi
Allahuekber nidasını koparan erkeklerin bacıları kızları devlet kapısının eşiğinden geçemiyor,evlatları zorunlu olarak öğütülüyor pardon eğitiliyor!!!!
madem böyle güçlüydük
ben neden hala devletimin okullarında öğretmenlik yapamıyorum
daha acısı minik kızlarımın ilerde nasıl ve nerde öğrenim göreceği hususunda kıvranıyorum..
bunların çözümü için de şehit lazımsa ben hazırım...
ya o kalabalık...
siz de uykunuzdan uyanıp
acılarımızı,itilmişliğimizi
sindirilmişliğimizi bitirmeye
VAR MISINIZ???
Günümüz dünyasında bir kişinin hata bir devletin yapmayacağı işi başarak dünyanın her yerine hizmet götürülmesinde katkısı olan mümtaz bir insanı bir yazısı yüzünden bu kadar pervasızca elşetirmeıin birlik adına islam adına doğru olmadığını düşünyor müsülümanın rant kazanmak için başka bir müslüman saldırmasın esefle karşılıyorum Şehid olan kardeşlerimize Allahtan rahm et diliyorum
Yanıtla (0) (0)İsrail siyonistlerine karşı olan bu denli açık ve sarih bir tavrı bile utanmadan, sıkılmadan eleştirebilen bir zihniyetle istesek dahi islam kardeşliğini yürütemeyiz. Bu tavır sahiplerini memnun etmek için bence onlar gibi olmanız lazım. Şimdi ne benim midem onlar gibi sağlam ne de kafam onlar gibi bulanık. Gazze filosu yola çıkacağını aylardan önce duyurdu. Onlardan tek bir ses ve yorumda bulunan ve yaptığınız yanlıştır, etmeyin eylemeyin diyen oldu mu? Ben okumadım ve görmedim. Hadi şeyhleri yeni duydu?! İHH’ yi peki Türkiye’deki müritleri… Ama ne zaman ki şeyh hazretleri olaydan sonra kem küm etti ol fareli köyün kavalcısı misali başladılar onun müritleri konuşmaya.. ‘ destekliyoruz ama.. olmalıydı fakat.. itiraz eden mi var ancak..’ yahu birader ‘efendi’ ses vermeyince neden sizden ses çıkmadı.. o ses verince de koro halinde huraaa…araba devrilince yol gösteren çok olur tabii.. bu tatlı su müslümancıkları kalkanların arkasında, siperlerinde iyi bağırırlarda neden meydana çıkıp kılıç sallamazlar?! Sonra birde ahkâm kesmeler yok mu saçımı başımı yolasım gelir. Yahu birader pişmiş aşa su katacağına hiç olmazsa yerinde dur da biz kendi işimize bakalım değil mi. Sizin şeyhiniz o kadar derin! yorumlarda ve engin! hikmetlerde bulunurken bizim size böylesi bir tavrımız oldu mu? Senin İslam yerine türkçe öğrettiğin bülbüllerine karıştık mı?. Kur’an ve arapça merkezli dini bir eğitim müessesi kurmamana laf attık mı? Tek Türkiye hayaline tavır aldık mı..İranlı ehli tevhid müslümanlarına olan nefretinden söz açtık mı?. vb. şimdi sana ne oluyor da oluyor sen bizim şer güçleriyle olan mücadelemizde bize habire çelme atıyor, sözlerinle takoz oluyorsun? Madem kendinizi merkezde ve dahi böyük! cemaat olarak telakki ediyorsunuz öyle ise bizim gibi neo-İslamcılardan! ne alıp veremediğiniz var Allahaşkına? Söylenecek çok şey var ancak anlayana her şey açık diyor ve mustafa şentürk kardeşimin yorumuna da aynen katıldığımı beyan ediyorum.
Yanıtla (0) (0)Fazla söze gerek yok. İlk abkışta çok gerçekçi gibi görünen bu yorumunuz asıl ile tezat teşkil ediyor. Sizlerin diğer cemaatlere "cı-cu" dememenizin güzelliği ile yaşanan menfur hadise sonrası "Hocaefendi" nin yaptığının çirkinliği arasında çok ama çooook fark var.
Yanıtla (0) (0)Evet biz bizle uğraşmayalım, biz Papaya bağlılık bildirisinde bulunalım...
Evet biz bizle uğraşmayalım mücadele edenleri "terör" yaftasına mahkum edelim...
Evet biz bizle uğraşmayalım, okullarımıza zarar gelmesin diye herşey "eyvAllah" çekelim...
Biz bizle uğraşmayalı, siz bizi kökten bitirin, dayanaksız, takatsiz bırakın...
İslam karşıtlarının eline koz verin, haklı mücadelemizi haksızmış havasına bürüyün
KUSURA BAKMAYIN AMA SİZE HİÇ Mİ HİÇ KATILMIYORUM
eda demir arkadaşın tüm cümlelerine harfi harfine katılıyorum..
Yanıtla (0) (0)Yazının içeriği biraz sert olmuş. Fethullah Gülen'in sözlerine katılmak mümkün değil. Kendisi ileride bu sözlerinden pişman olacaktır. Ve bunu da dile getirecektir. Ama Fethullah Gülen'in bu sözlerine mukabil aynı tarz da cevap vermek bence yanlış. Bu yönden İHH başkanın sözlerini uslup açısından daha uygun buldum.Cemaat olmak demek liderin söylediği her sözü şeksiz şüphesiz kabul etmek demek değildir. Fethullah Gülen 'de insandır.Hataları ,yanlışları vardır, olacaktır. Önemli olan hatasını görebilmesini sağlamaktır.
Yanıtla (0) (0)yorum yaparken koca bir kitleyi de kırmasanız keşke.hocaefendiyi haklı görmeyebilirsiniz ama üslubunuz islami kriterlere uygun olmalı.biz hocaefendiden diğer cemaatlerdeki insanlara cı cu demenin bile hoş bi şey olmadığını öğrendik.farklı üsluplarla hareket eden her cemaati kendi konumunda kabul etmeyi öğrendik.çünkü bizler hekimoğlu ismailin dediği gibi aynı üniversitenin farklı fakülteleriyiz ve hepimize ihtiyaç var.birbirimizle uğraşmayalım ve birbirimizi yaralamayalım.
Yanıtla (0) (0)hocaefendiyi ve onun gibi düşünenleri tasvip etmeyebilirsiniz ama çirkin ithamlarla siyasi hedefler doğrultusunda hareket ediyormuş gibi yorumlar yapmak ne kadar insaflıca.sadece türkiyede değil dünyanın pek çok yerinde seveni olan hocaefendi siyasi hedefler gözetseydi bunları gerçekleştiremeyecek güçte midir?bunca güce sahip olan biri farklı hedefler gözetseydi sizin beş yıldızlı çiftlik dediğiniz yerde on iki yıl geçirir miydi?neden dünyayı dolaşmıyor.niye lobiler yapmıyor?bi düşünmek lazım.beş yıldızlı dediğiniz çiftlikte hocaefendi nasıl bir odada yaşıyor bunu gidenlerin anlattıklarından ve fotoğraflardan da biliyoruz
canlı yayınlanmamış bir röportajda geçen ifadelerden dolayı yapılan onca güzel işi çöpe atmak ne kadar insaflıca.
ve son bir şey.hizmetin gayesi büyümek değildir.i'la-yı kelimetullah tır.genleştikçe içi boşalan bir balon olma meselesi pek çok hareket için geçerli olabilir.esas olan dinin i'lasıdır.eğer hizmet hizmet edemiyorsa Allah bi şekilde bu topluluğu dağıtır zaten.öfkeye gerek yok.Allah dilediğini yüceltir dilediğini de başaşağı çevirir
Fethullah Hocanın bu gavurları onlarca kez kayıran tavırları karşısında halen daha iyi niyet besleyenler zalimlere meyletme günahının tam ortasına düşenlerdir.A'raf suresinde anlatılan ve tefsirlerde Bel'am ibni Baura şeklinde de adlandırılan kişinin yaptığı neydi:
Yanıtla (0) (0)Haklı veya haksız olup olmadığına bakmadan sadece kendi çıkarlarını gözeterek otoriteden yana olmaktı.Bu şartlarda Hocaefendinin suçu kadar belki daha fazla, onun söylemlerini ve eylemlerini haklılaştırmaya çalışanlar da suçlu konumundadırlar.
"Geriye size sempati besleyen ama Hizmetten olmayan yüzbinlerce hûsnu zann besleyen Müslümanın gündemin Furkân ayetlerini iyi okuyup kimin reye hizmet ettiğini tahlil etme sorumluluğu kalıyor… "Galiba ben bu guruba giriyor(d)um
Yanıtla (0) (0)Yukarıda sıraladığınız olayların hepsini kendi içinde değerlendirildiğinde,mantık dairesinde (müsbet) bakarsanız eğer,çok da bir beis görmüyor insan...Ancak olylara bütünlük boyutundan bakıldığında ezberleri bozduğunuzu söyleyebilirim.Açıkcası ben son açıklamaları,mutlaka bütünden alınmış parçalarla elde edildiğini,belki de bir çeşit karalama politikası olduğunu bile düşünebiliriz diyordum.Ama aksi bir açıklama henüz gelmediğine göre,ortada su götürmez bir gerçeklik var.ÜZGÜNÜM...
Hizmetten olan birinden duymuştum Hocaefendi'nin kendilerine "euzubillahi mineşşeytanirracim ve siyaset"ddediğini, fakat şu anda meclisin yarıya yakınının hizmetten olduğunu söyledi Abiler bize böyle telkin ederlerdi şimdi çoğu meclisteler "görev aşkıyla" ülkeye hizmet ediyorlar demişti.Galiba bu bile aslında değişmeyen tek şeyin değişim olduğunu gösteriyor.Yani bizim bildiğimiz Hocamız da değişime uğramış olbilir,olaya hangi mülahazalarla baktığını bilemiyoruz,ama galiba benim ezberlerim bozuldu,açıkcası bu "Deniz Baykal"la başlayan bir gerçek...Devamı da bu olayla geldi ne yazık!
Bülent Yıldırım'ın ifadesi çok manidardı,keşke bir "geçmiş olsun" diyebilseydi.O kadarı yeterli olur,sempati duyanları da hayal kırıklığına uğratmazdı belki.
yazınızdan gündem değerlendirmesinin ötesinde, İntisap ettiğimiz fikri ya da kitlesel hareketi her adımda, her yeni gündemde yeniden sorgulamamız gerektiği mesajını da alıyorum. Asl olan ilkelerdir asla ictihad yada yorum evrensel hakikat ilkelerinin yerine geçmemelidir ve hakikat söylemi asla stratejiler ve siyaset için eğilip bükülmemeli, alt üst edilmemelidir. Ama yazından çıkardığım en öncelikli mesaj, hakikat karşısında hata yapmış birinin, uyarılmadan, yaptığı hatanın nedeni sorgulanmadan “hata” olduğunu ortaya koymamız gerektiğidir. Adalet önce safları ayırmak sonra yargılamaktır. Burada gereksiz iyi niyet ve ümmetçilik tavrı ve kol kırılsın yen içinde kalsın haleti ruhiyesi bizi adaletten ve çözümden çok uzaklara götürecektir. Bu tıpkı küsen iki kişiyi iyi niyetle barıştırmaya çalışıp, haklı olana hakkını iade etmeden, haksız olanı ifşa edip helallik borcunu ödetmeden iyilik yaptığımızı sanmamız gibi bir durum. Hasılı kelam Allah razı olsun.
Yanıtla (0) (0)Zaman gazetesi yazarı sayın Ali Ünal beye bu konu ile alakalı yazımı e-mail adresimden göndermiştim. Sorularıma cevap alamadığım bir e-mail alsam da bu meselenin önemine binaen burada da konu ile ilgili görüşlerimi bir de kardeşlerime sunmak istiyorum * Sayın Ünal, ……..Şimdi sizin Türkiye’nin omurgasını oluşturan ve tağuta itaati ve izni asla düşünmeyen tevhid ehli müslümanları neo-islamcı (!) diye tahfif etmeniz güzel bir üslup mu oluyor. Dışınızdaki müslümanları muhalefet eksenli, teorik, reaksiyoner ve ideolojik olarak tanımlayarak köksüz gösterme çabanız çok çirkin ve gerçeği tersyüz etmedir. Tağutların gölgesinde ve onların izin verdiği kadar mesafe almayı ve sayıca belli bir yekûna ulaşmayı başarı olarak değerlendirmek sizin ölçünüz olabilir ancak şu gerçek ki bu tür bir yapılanma her zaman ve zeminde en kolay ve risksiz bir tavırdır. Eğer Allah ve Resulü’nün öğretileri ve iman söz konusu olmasaydı emin olun ki bende aynı yöntemi uygulardım. Generallere aman efendim kızmayın, okulları isterseniz hemencecik size teslim etmeye hazırız diyen bir hareketin geleceği olamaz. Bu yüzden ehli tevhid müslümanlarını basite alan ancak israil çukurlarından bile izin almayı önemseyen bir hareket bana göre kendine bir kez daha dönüp bakmalıdır. Bediüzzaman hazretleri iman davasını tebliğ ederken günün zorbalarından müsaade mi istiyordu, yoksa her türlü işkenceye rağmen islamın emrettiği çizgiyi mi dikkatte alıyordu. F.Gülen'in yol ve yöntemi ne Allah'ın ne de Üstadınkine uyuyor. Bu tür makyavelist bir hareketin İslami/dini/müslüman bir etiket taşıması kitabı bilenler için bir değer taşımıyor.. ……… Unutulmamalıdır ki tağuti rejime bu kadar sadakat sağlığa ve imana zarardır arkadaş. Bana göre bu gidiş sahibini ancak kalbi marazlığa götürür. ………….Selam hakka tabi olanlara olsun. *
Yanıtla (0) (0)Bülent Bey yazınız muhteşem. Hamza Türkmen Ağabeyimin muhteşem basın açıklamasını okumuştum. Onun arkasından bu yazıyı okudum.Hem hamza ağabey hem siz yüreğimize su serptiniz. Allah razı olsun. Sizin gibi Hakk'ın sesi olan insanlar bu ülkede olduğu için Hakk'a hamd ederim.
Yanıtla (0) (0)Gülen'in açıklamalarına kronolojik şekilde bakınca, aslında birçok şey kendini açıkça ortaya koyuyor.Bunların tesâdüf olduğuna zâten inandığımız değerlerde yer yok.Ancak yapılan şeyin ameli akîdesiz bırakmak olduğu bugünlerde çok daha iyi anlaşılmıştır.Evet, Gülen ve cemaati akîdesiz amel yoluna doğru hızla ilerliyor.
Yanıtla (0) (0)Bülent tebrik ediyorum, geçmişten günümüze hafızayı tazeleyerek, çok yerinde ve güzel tespitlerin için.
Yanıtla (0) (0)Her insan, Yaptıklarının, yazdıklarının ve konuştuklarının hesabını Allah'a verecek elbet.
Heleki arkasına bir gurubu, cemmati takmışsa, cemaat öncüleri olmuş kişilerin hesabının hiçte kolay olmayacağını düşünüyorum...
S.A. Yazının Varsayalımki Her Satırı Doğru Olsa Bile Yanlış Olan Uslup Linç Etmeye Çalıştığınız Yok Etmek İstediğiniz Imajı Cıkarılan Uslup Muslumanın Islah Edici Yol Gösterici Kimliğinide Yok Ediyor. Birileri Rencide Olsun İsteniyorsa Yapılan Doğrudur Ama Asla Islah Edici Bir Sulup Değil.
Yanıtla (0) (0)Selamlar
Evet sevgili dostlar mavi marmara gemisini zamanımızın Hüseyin'leri kerbela eyleyip direnip şehadet şerbetini içtiler ...buna karşılık zulmün temsilcisi Yezid ve ulema tayfası görevlerini layıkıyla yaptılar ...ama üzülmeyin dostlar şehitlerin akan o mübarek kanları Yezid ve hempalarının yakasını asla bırakmayacak Furkan (hak ile batılı ayıran) bizim şiarımız olacak ...başta dediğim gibi...TAKKE DÜŞTÜ FÖTR GÖRÜNDÜ...fiemanillah...
Yanıtla (0) (0)Bülend kardeşten Allah razı olsun..güzel tesbitler..Allah zalimlerin ve işbirlikçilerinin şerrinden müslümanları muhafaza etsin,uyanık bir bilinç bahşetsin.
Yanıtla (0) (0)f.gülenin bu açıklamalarına değişik değerlendirmeler yapılıyor.bazılarımız çok şaşırmışa benziyor
Yanıtla (0) (0)Oysaki kendisi sahip olduğu çizgiyi hiç değiştirmedi.belki katılmazsınız ama bence bu açıklamalar hayırlı oldu. Herkes kendi yerine geçti.
hocaefendinin yerel ve küresel çapta geliştirdiği stratejisinin derinliğinin ve bu derinliğin direnen müslümanlarla mücadele stratejisinin farkına varamayanlar veya farketmek istemeyenler cemaatin içeride ergenekonla yürüttüğü mücadeleyi bahane ederek cemaati çok yücelttiler.cemaatin yerel ve küresel gelişimini cemaatin kendi öz gücüne bağlayacak kadar saf olanlar yine bu devasa güç karşısında afallayarak büyülendiler.bir yapı meşruiyetini gücünden ve ergenekonla yürüttüğü mücadeleden alıyorsa bu meşruiyeti tanıyanların bir kez daha düşünmesi gerekir.
yanlış anlaşılmasın.elbette ergenekonla yürüttüğü mücadeleyi destekliyorum. şu da unutulmasın ergenekon şebekesiyle kim mücadele etseydi onu da desteklerdim.
ergenekonla yürüttüğü mücadele üzerinden camaatin sahiplendiği tüm değerleri meşru gösterme çabaları çok yaygınlık kazanmıştı.
biz bu son açıklamasıyla hocaefendinin küresel güç olduğuna inandığı derin merkezlere dört dörtlük bir selam gönderdiğini gördük.Elbette gönderdiği bu selamın karşılığını (bugüne kadar olduğu gibi ) alacaktır. Kimilerimize de hala onun söylediklerini tevil etmek zaafı düşüyor.
bu açıklamayla küresel saflaşmada safını belli eden anlayış bizdeki kimi kafası karışıkların olan biteni daha doğru okumalarına yardımcı olur inşallah.
Bülent kardeşimizden Allah razı olsun.
Yanıtla (0) (0)Laik medyanın mal bulmuş magribli gibi sözde hocaefendinin sözlerini allayıp pullayarak insanlara yedirmeye çalışmaları, İslamcı geçinen pek çok medyanın ise nurcu cemaatini karşısına almamak için yorumsuz, hatta hikmeti kendinden menkul ifadeler ile haber sayfalarında geçmeleri, iyice sinirlerimizi tırmandırdığı şu günlerde hakkı her zaman olduğu gibi apaçık dile getirmekten çekinmeyen başta Hamza Türkmen ve tüm haksöz camiasından Allah razı olsun... Allah'ın ayetlerinden biri idi Furkan kardeşimiz. Aynı Kurandaki Furkan gibi. Hakk ile batılı ayırmaya devam ediyor...
Günlerce yüreğimize çöken üzüntüleriyle yoğrulduğumuz Mavi Marmara\'nın intifada erleri için yaptığı talihsiz ve bir o kadar da endişe verici açıklamalarından dolayı Gülen Efendiyi ve onun açıklamalarına arka çıkan insanlıktan nasibini almamış,düşünemeyen topluluğunu dehşetle kınıyorum.Görünen o ki Sayın Gülen Amerika\'ya yerleşmekle kalmamış gerçek bir Amerikalı olmuş.
Yanıtla (0) (0)Bülent kardeşimde yürek dilimi anlatmış yazısında.Teşekkür ediyorum kalemine sağlık...
acı olan şu ki
Yanıtla (0) (0)bu faciaya açıkça tepkisini koyan nice insan
bu kişinin açıklamasından sonra çark etti
bunlarda nasıl akleden bir kalp!!! var?
insan,peygamberin lafını bile tartar düşünür
vahiy değilse kabul etmeme gibi
bir lüksü
hatta itiraz etme uygulamama gibi bir şansı vardır
kendi vicdanlarını birinin sözlerine nasıl satarlar
kendi özlerinden bu kadar kuşku duyanlar
Rablerinden gelen en ufak fitneye bile nasıl dayanacaklar...
Enfal suresi geliyor aklıma
Mustafa İslamoğlunun sıradışı çevirisiyle
''öyle bir kalp sınanmasından sakının ki içinizden yalnızca bilinci altüst olanlara isabet etmez''25
bu da öyle bir durum...
hatta daha beter!!
kitap nedir iman nedir bilmeyen dahi haykırdı da bu zulme...de
pensilvanya gönüllülerinin yürekleri birdenbire sustu nedense...
biz kimin bedduasını aldık ki
Rasulallahın vefatını takiben aramıza giren bu fitne ateşi
bir türlü sönmek bilmiyor
tam birlik olmuşken,yürekler coşmuşken
aramızdaki ihtilafları gidermek için bir
zemin bulmuşken...
birileri yine yapıyor yapacağını...
ve atıyor ayrılık tohumlarını aramıza..
bu vebal ona yeter...inşallah...
bizim
İman ve secde kardeşliğinden gelen pek çok hüsnü zannımız varsa da Fethullah Gülen'in "tuhaf demeçleri" nerdeyse orta çaplı bir kitap oluşturacak. Hoca hata yapıyor. Tek adamlar çok kez hata yapar. Onu uyarmak hangi hayranı ve müridinin haddine. Radikal cemaatlerde tekleşmiş önderler hata yapmaz mı? Yapar tabi. Ancak kuran ve sünnetle "önyargısız" meşgul olduklarından hataları böyle devasa olmuyor.
Yanıtla (0) (0)