Sınavda öğretmen öğrencilere "kendinize bir soru sorun ve cevaplamayın" der.
Sonra soruya göre puan verir.
Dinleyen ve okuyan soru sormasını bilir.
Sormasını bilirseniz, cevabını da bulabilirsiniz.
Sormasını bilmezseniz cevabı bulsanızda anlayamazsınız.
Ya yeni bir şey söylemek lazmıdır, ya da nakarat. Sanmayın ki 40 kez tekrarlamakla yanlışlar doğru olmaktadır. Sanmayınki 40 kere hasihat kör aşıkı aşkından vazgeçirecektir.
Yiyecek ekmeği bile olmayanların sorulara da cevaplara da ihityacı olmaz bazen. Seçme hakkı bile olmayanların biat etmek gibi bir dertleri de olmaz çoğu zaman.
Kulaklarımız sağır, gözlerimiz kör, yüreklerimiz ölü olduğunda bakar bakar dururuz, ateş çukurunun başında.

esadı zalimlikle suçlayanlara şunları sormak lazım.sözde mücahidlerin başındaki lider kimdir.hristiyan sabra denilen adam mıdır.sözde mücahid ve muhaliflere silahları kimler vermiştir.abd ve israil neden bu muhalifleri desteklemektedir.mücahidlik yapılacaksa esaddan daha zalim olanlar var.islam düşmanı olanlar var.mesela israile saldıramazlar mı bu muhalif denilenler.hizbullah saflarına katılamazlar mı mesela.yook mesele mücahidlik değil ki.mücahidlik olsa hizbullah en başında gelir ilk önce onlar saldırırdı esada ve rejimine.ama hizbullah doğrudan esada destek çıkmaktadır.doğruyu yanlışı nasrallahın sözlerine bkarak bile anlayabiliriz.

Muhammed el-Arifi çok değerli bir ehli sünnet alimidir. Burada bazı kişiler, bu alimi tanımadan onu ''Suud'cu'' diye aşağılamaya çalışmışlar.

Halbuki geçtiğimiz aylarda Suud yönetimi tarafından Muhammed el-Arifi aleyhinde soruşturma açılmıştı. Bu soruşturmanın sebebi ise Arifi'nin Suriye'li mücahidler ve mazlum Suriye halkı için Suud halkından yardım toplaması idi!...

Yine Amerikan'cı Kuveyt rejimine ve Kuveyt emirine karşı mazlum Kuveyt halkına açıkça destek veren bir kişidir Arifi. Allah kendisinden razı olsun , İran rejiminin ve Beşşar Esed'cilerin şerrinden onu korusun. Amin.

Savaşın bile hukuku olur.
Suriye meselesi, Suriye sınırlarını aşmıştır.
Suriye meselesi, kişileri aşmıştır.
Suriye meselesi, kişilikleri aşındırmıştır.
Suriye meselesi artık İnsanlık sorunu haline gelmiştir.
Allah bizi insanlıktan çıkmış kişi, fikir, ideoloji, Din'i (sapkın yorum), iktidar ve kurumlardan uzak tutsun.

Muhammed El Arifi'nin katılmadığımız bir çok düşüncesi olabilir, Suudi krallığınu eleştirmemesinide eleştirebiliriz haberler yapabiliriz. Bu anlaşılır bir şeydir.

Ama bir kişinin söylemediği bir söz üzerinden onurlu bir direnişi karalamak aşağılık bir tutumdur. Ve tutum sahibi kişilerin haberi (Muhammed el arifi'ye atılan iftirada amaç bu şekilde işledi) dikkate almadan, yapılan iftirayı dikkate almadan hala yüzsüzlük yapılmasına sadece artık el vicdan demekten başka bir imkan kalmıyor. Yalan bir haber üretiyorsunuz, sitelerinizde bunu yayınlıyor ve malum medyaya servis ediyorsunuz. Ve bu haber üzerinden suriyede direnen müslümanlara iftira atıyorsunuz. Sonrada kalkıp utanmadan, sıkılmadan ama şöyle, ama böyle, laflar ediyorsunuz. Bu haber yapılmasaydı hala iftiranız ortalıkta dolaşıyor olacaktı. Ama hala geççişte yapılan bir çok yalan haberin bugün servis edildiğini, doğruymuş gibi piyasada dillendirildiğini görünce, bağnazlığın insanı nereye götürdüğünü bir kez daha görmüş olduk.

Bir kez daha hatırlatmak lazım, Muhammed El Arifi'nin fikirleri ve söylemleri ele alınmalı, konuşulmalı, katılmadığımız bir çok yönüde oalcaktır. Ama birisine iftira atmak, ve bu ifitra ile direnişi karalamak tek kelime ile sadece şerefsizliktir.

Fikri adıyla yazan arkadaşa soruyorum: madem haksöz camiası mazlumdan yanaysa neden Irak'ta imam hüseyin ziyaretçilerine yapılan terörist saldırılarla ilgili bir haber bile geçmedi? madem mezhepçi gözğyle bakmıyorlarsa neden orada suçsuz yere teröre kurban giden insanlardan tek kelime bile yazmıyorlar? bırakın şii olmalarını insan oldukları için dahi bir kelime yamıyorlar?
arkadaşlar bu doğru değil, bu insanlıktan uzaktır.. aşırıcıkla bir yere varılmaz.. kim olursa olsun aşırıcılık ve tekfircilik tehlikelidir.. bu gün islam dünyası her zamankinden daha fazla birliğr muhtaçtır.. yapmayın etmeyin..

Selam ile her şeyden önce kısa adı FHA olan açılımı Fars Haber Ajansı, İran'ın askeri çevrelerine bağlı bir ajans ve geçtiğimiz aylarda İstanbul'da da şube açtı. Bu zamana kadar hem İran'ın kendi iç meseleleri ve hem de islam dünyasıyla ilgili sayısız yalan, tefrika ve kışkırtmaya dayalı asılsız iddialar ve haberlerle adeta tam bir İslam düşmanlığı sergiledi. Bundan dolayı aslında böyle bir ajansının türkiye'de faaliyetleri önlenmelidir.

Suriye’de bu kadar açık bir durumda bile böylesine demagoji yapıp saptıran bir kesimin tartışmalı veya anlaşılması zor, kapalı konularda yapabileceklerini bir düşünün.
Rabbimize hamd olsun, bize bunların içyüzlerini gösterdi.
İran devriminden sonra birçok meselede Şia’nın zulme karşı olan tutumlarından dolayı, İran devrimini ve Hizbullah hareketini savunmamız, zulme karşı ve hukuka uygun bir tavırdı. Maalesef bazı kardeşlerimiz bunun dozunu kaçırarak, taassupkâr tavırlara ve hurafeleri de içeren Şialaşmak gibi ileri gittiler. Sonuçta geldikleri çıkmazdan bir türlü kurtulamıyorlar.
Haksöz camiası burada ilkeli ve mazlumlardan yana duran tavrı ile doğru olanı yaptı. Saddam’a karşı, İsrail’e karşı ve ABD ile didişmesinde İran yanında durması takdir edilecek bir duruştur. Bu tecrübelerin ışığında, Selefi hareketin acilci ve Müslümanlara karşı da dönecek çatışmacı yapısına karşı da aynı hukuk ve adalet çizgisinde ABD, Beşar yönetimi gibi zalimlere karşı onlara destek verdi. Bu taassup ve acilcilik ileride ciddi olumsuzluklara neden olacak gibi.
Ehli Sünnet dünyasında mezhepçilikle bunu aşmışlar arasında belirgin farklar oluşmasına karşılık, Şia mezhepçiliği çok daha katı ve ideolojik formda. Yine Rabbimize hamdolsun ki, bu çok küçük bir temsil oranına sahiptir.
Hiçbir topluluğun ebediyen seçilmiş, kutsal ve hatasız olmadığı inancı ile her daim ortaya çıkan zulümata karşı Kur’an çizgisinde ve kendini yenileyen, düzeltenlerden olmalıyız.
İnsan topluluklarının sınav verdiği ve Şeytani hilelere sahip zulmün sürekli form değiştirdiği dünya hayatında, daha birçok sınavla karşılaşacağız. Şimdiye kadar süregelen hak, adalet yönlü çizgimizin değişmemesi, daha ileriye gitmesi yanında, takdiri elinde tutan Rabbimizin bizi zorluklara karşı kolaylıkları göstermesi ve bize görünen görünmeyen orduları ile destek vermesi için bütün çalışmaların aynında dua ile yardım isteyelim.

elhamdulillah!
bu ehli beyt istismarcılarının gerçek yüzü suriye olaylarıyla birlikte iyice ifşa olmuştur.
açık bir iftira ve hayasızlık karşısında bile adaleti ayakta tutacaklarına suçlu bir çocuk psikolojisiyle "ama onlar da suudcu" diyerek yansıtma yapmaları ise düştükleri acınası durumla ilgili bize yeterince fikir vermektedir.
Alemlerin Rabbi olan Allah'a hamd olsun. salat u selam peygamberine, onun ehli beytine ve ashabına olsun...

Editör Notu: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Editör Notu: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Haksözün haberi veriş tarzı press tv yi aratmamış desem yeridir. mutayı direk haram addediyorsunuz. deliliniz nerede. öyle bir habere yapılan yorumla muta haram olmaz. şia size binlerce delil getiriyor muta için. sizin için de ahlaki olan delil getirmek değil midir. haksözün son yayın politikası bana göre nahoş! çok tahrik edici. eleştirilecek yerleri eleştirin ancak iranın filistende üstlendiği rolü de hiç görmemek insafsızca. ayrıca iran 30 yıldır suriyeye karşılıksız doğalgaz veriyor. suriye halkı bunu bilmiyor mu sanıyorsunuz. suriye halkı dışardan gelen silahlarla mutlu mu oldu yoksa bir ekmek bulamaz hale mi geldi? beşşar zalim eyvallah. ancak fitne çıkarmak en büyük zalimlik değil midir. başından beri aklı selim herkesin istediği silahların susmasıydı ancak haksöz savaş borusunu her zaman için çaldı ve çalıyor. halkın zarar gördüğü bu savaşın neresi islami?! batı müslümanları birbirine düşürmek için çırpınıyor ve haksöz gibiler de buna çanak tutuyor.

Evet Abna'dan delil geldi. Ama neye yarar, Müstear ismi yerine gerçek ismini kullanarak yazsaydı bizde bilirdik. İnkarcıların ve vesvesecilerin aynaya baktığı zaman ne gördüğünü.
Neyse, en azu-ından AB-bna.ir'in ne olduğu biliniyor.,
Murat'ın dediği gibidir, bir ilave ile kıvırmak takiye'nin şanındandır.

Diyelim ki yalan, yalanı söyleyenin şii ve sunni olması bir şeyi değiştirir mi? yalan kim söylerse kötüdür. amacınız mezhepçilik yapmak değilse neden haber portalının şii olduğunu söylüyorsunuz. halbuki bir doğru yada yanlışı kasıtlı yada kasıtsız bir sunni de yine , bir şii de yapabilir .yalanın adresi olmaz değil mi? amacınız üzüm yemek değil bağcıyı dövmek öyle anlaşılıyor.... bilerek yada bilmeyerk amerikanın propogandasını yapıyorsunuz sizde .yalan mı?çünkü bu gibi haberler batının işine yarıyorsa.dikkatli olmak gerekmez mi? doğrular doğru üzerinden yanlışlarda yanlış üzerinden gidilir ama siz şii ve sunni diye haber portallarını ayırıyorsanız bu mezhepçiliktir başka bir şey değil.

laik kemalist rejimle suriyeye yüklenmek güzel de arabistan da bir müftünün açıklaması sizi neden rahatsız ediyorki? oysaki o müftü cihad ilan edecek se önce kendi kralını devirsin ya.. arabistanın devrilmesi de gerçi hoşunuza gitmez çünkü orada amerika var . amerikanın olduğu bir yerde devrim olması sizi derinden üzer değil mi? ırakta bir buçuk milyon insan ölürken bu kadar ateşli değildiniz. ama mesel israilin çıkarları olunca amerikanın eli sıkışınca siz islamcılar arslan kesilirsiniz. bugün ne kadar insan ölüyorsa batıya uşak olmuş ülkelerdendir .iranın ploitikaları tabiki sizleri rahatsız edecektir. bağımsız bir ülekinin politikasıda amerikadan bağımsız olacaktır. bugün suriye dostları! adıyla toplanalar arasında hangi islam ülkesi varmış.bugün suriyeye karşı nato müdahaesinin konuşulduğu bir ortamda bad ve batı destekçileri önderliğinde bir komplo ile karşılaşan suriye asla yenilmeyecektir . bu arada yayınlamasanızda olur amerikaya uşak olanlarda o cesaret de olmaz. emperyalizmim ücretsiz savşaçıları varken abd suriyede ne diye askere para ödesin ki?

Bu haberin aslını Press TV verdiği söylenmekte ki bu haberi Ahlul Bayt News Aygency'de verdi veriyor halen;

http://www.abna.ir/data.asp?lang=10&id=377741

Haber yalan bu kesin, adresi kim şii haber ajansı. Şimdi bu haberi silsinler o zaman, bir de özür gerekir tabiki. Vahdeti sağlayalım değil mi... Ehli Sünnete bağlı Müslümanlardan böyle bir fetva çıkmaz, çıksa biz bunun hesabını sorarız.

İran ve lobisi bizi her gün arkamızdan vuruyor bunun farkında olmayanlara yazıklar olsun. Dün Irak'ta, Afganistan'da bugün ise Suriye'de.

Bu ihanet niye? Çıkar, güç, rant, makam ve vesayre.

Tarihe yazılıyor bunlar, bunu unutmayalım.

yorumlara bakıyorum da birileri hedef saptırıyorlar. kralın zülmünden bahsediyorlar. birincisi ne alakası var? zamanında khattaba sorulmuştu neden kralı öldürüp iktidarı almıyoruz diye. oda kabenin duvarlarında humeyninin posterlerinin asılmasındansa kralş daha khayırlıdır demişti. şimdi suriyede zalimler 60 bin sünni yi katletti ve her gün tecavüz ediyor. o kadar yüzzüz ve aşalık bir hal almışlar ki bu tür suyu bulandırma ve cedeli çok seven aptal müslümanları oyalama ile zaman kazanıyorlar. bu biter cuma bahsi çıkar, o biter recm bahsi çıkar. suud gibi bir yerde hiç bir fukuıha çıkıpta muta hakkında fetva veremez. velevki bunun hak oldugunu düşünse bile hakim olan ulema tarafından resmen ezilir. muta ehli sünnet ulema tarafından nesh olundugu açıkca icmaya bağlanmış bir husustur. aradan çıkan bir iki maceracı tipin söylemi ulema dahilinde bile değildir. bu tür çıkışlarda zaten usulde şazdır. 5 bine yakın müslüman sünni kadına ayatullah denilen mücrimlerin fetvaları ile tecavüz edilirken konuşulan konulara bak. bu tıpkı kerbelada katledilen ehli beytin kanı ellerinde kurumamış insanları gelip, kene sökmek ihramı bozar mı diye sorması gibidir.... şimdi ben soruyorum onca müzlüman katledilirken oturup bunu tartışmaya utanmıyor musunu?

Bazılarının aklına şaşıyorum. Hala muta tartışmasıyla, Suud rejiminin Amerikan işbirlikçiliği tartışmalarıyla konuyu farklı mecralara çekme derdindeler.

Yahu adama iftira atanlara diyeceğiniz bir şey yok mu? Adamın Suud yönetimine ne deyip ne demediğinden size ne? Bu ayrı bir konu. Siz Suriyeli mücahitleri karalamak üzere oluşturulmuş bu büyük iftiraya ve onun arkasındaki zihniyete ne diyorsunuz, onu söyleyin! Kaldı ki Suud'la ve ABD ile savaşanlara nasıl muamele ettiğiniz de iyi biliyoruz. Sanki Hicaz'da ABD'ye karşı mücadele eden alimleri ve hareketlerini çok seviyormuşsunuz da...

Yahu siz de vicdan kalmadığını biliyorduk da, akıl da mı bitti? Ne kadar saçma tevillerle olayı saptırmaya çalışıyorsunuz!

Merka ediyorum, bu sitede kafir Baasçı katillerin muhalifleri doğrayıp taşlarla ezdikleri görüntüleri gördüğünüzde ne hissediyorsunuz?
Hala nasıl oluyor da zoraki yorumlarla, tevillerle Esed'i ve Esed'in suç ortaklarını temize çıkarmaya çalışıyorsunuz?

Yok mezhep çatışmasına, fitnecilerin oyununa gelmeyelimmiş!

Boğazınıza kadar fitneye gömülmüşsünüz de ettiğiniz söze bakın!

Mezhep çatışması hakikaten büyük bir fitne ve zulümdür. Ama bu durumu kimlerin ve nasıl ortaya çıkarttıklarını görmemek de zulümdür. ABD'yi, İsrail'i suçlayıp konuyu kapatmak mümkün mü? Ya içimizdeki beyinsizler, ya içimizdeki ahlaksızlar, vicdansızlar! Onlara denilmesi gereken bir şey yok mu?

Mezhep meselesini geçin bir kenara, mücahitlere alçakça iftira atanlarla, Müslümanları doğrayan, taşlarla ezenleri savunanlarla aynı dine mensup olmamız bile mümkün değil!

Sadece Esada zalim demekle olmuyor çıksın suud ve arap krallarının da zulumlerini açıklasın açıklayabilirse

Sizin de yazdığınız gibi bu haberin kaynağı Twitter'miş yalanlanacak biri varsa o da Twitter olmalıdır.. Bunu İran'a ve Şia'ya saldırmak ve daha beter iftiralar atmak için iyi bir fırsat olarak gördünüz galiba.. siz haksöz olarak oradan buradan görüp yazdığınız yansıttığınız yüzlerce yalan yanlış haber yok mu hiç? valla biraz utanmak gerekir..

Son yıllarda Suudi müftüleri arasında muta nikahının gerçekten Kuran'da zikredildiğine ve bunu helal olduğuna inananlar olduğu görülmektedir. Zira eğer Kuran'da varsa ki Nisa suresinin 24. ayetinden bu anlaşılmaktadır(فما استمتعتم به منهن فاتوهن اجورهن فریضة ) ve kaynaklarda da peygamber efendimiz ve Hz. Ebubekir döneminde uygulandığı yazılmaktadır, bunu haram kılan kişiler haram işlemiş olurlar.. ayrıca muta nikahının her şartta yapılabilmesi söz konusu değildir. Nitekim peygamber efendimiz bazı şartlarda muta nikahı yapılmasına izin vermiştir (Sahih-i Müslim c 8 s 233) Fakat Suudi müftüsünün verdiği ya da vermiş olduğu iddia edilen fetva muta nikahı olamaz, zira Müslümanın Müslümana karşı savaşta esir alınan kadınlar cariye hükmünde olamaz. Nitekim Hz. Ayşe'nin Hz. Ali'ye karşı "Cemel" savaşını kaybettiğinde bazı kişiler bu savaştan ganimet talep edince Hz. Ali, "bu savaşta ganimet olamaz" demişti.
Şimdi siz Haksö'lü kardeşler doğru dürüst araştırmadan birilerini savunmak zorunda mısınız?

İran'ın, Esed-Baas cuntasına desteği sürdükçe itibar kaybını son sürat devam edecek.

Esed-Şebbiha şebekesine karşı kıyam eden Mücahitler hakkında yalan ve iftira ediyorlar. Tecavüz ve işkenceleri, cinayet ve katliamları savunuyor ve destekliyorlar utanmadan.

Zulme meyletmekle iktifa etmiyorlar alenen eli kanlı tağuti bir rejimi ayakta tutmanın mücadelesini veriyorlar.

Suriye halkına karşı Esed-Baas canileriyle birlik olup savaş açıyorlar.

Hürriyet, Milliyet, Vatan, Aydınlık, Sol gibi İslam düşmanlarına malzeme tedarik ederek kime itibar kazandıracaklar?

İran devletine mi, Baas rejimine mi?

Rehber Hamaney mi kazanacak, Başkan Esed mi kazanacak bu çirkin savaşın sonunda?

Sünnetullah değişir mi, Allah vaadinden döner mi?

Kendilerine verdiği nimeti terk edenleri Allah rezil rüsva etmez mi?

Bir tükenişin, bir iflasın acıklı ve mide bulandıran hikayesine şahit oluyoruz.

Tecavüzcülere arka çıkan, işkencecilere destek olan, profesyonel katillere arka çıkan, Mücahitleri tekfirci Vahhabi teröristleri diye kara çalan İran İslam Devleti ve Rehber Hamaney'e yönelecek sevgi, saygı ve sadakatin çığ gibi büyüdüğüne dair haberlere acil ihtiyaç var.

Hemen harekete geçin Rehber sevdalıları, orjinal haberler üretin ki heyecan doruklara çıksın. Evet, evet en iyi yol Kudüs üzerine söylenecek bir kaç nutuktan geçer.

iranda bu her zaman oluyor. bu bizim persfetifimizden belirdin bir dezemformasyon. aslında her gün şia düşüncesini anlamadan farkedilmezi zor olan bir çok dezemformasyon yapılıyor hemde çok yoğun. çevirilerde kelimeler cımbızla seçiliyor. bir konu hakkında açıklama yapanların isimlerine isim dahi ekliyorlar. misal kişinin adı na künye ile muaviye ömer gibi tepkili olunan isimler ekleniyor. iran bunu ali şeriatiye bile yaptı. onlar her zaman backraundda sünni düşmanlıgını hep sıcak tutuyorlar. bizimkilerin anlamadıgı bir şey yar safavi hep diri. düşün bir kere 1000 yıllık devlet kültürü olan iran humeyni tahrana inmeden önce israilin en kadim dostu. ne olduda bir gecede iran israilin düşmanı oldu. yahudilerin hamursuz bayramını araştırırsanız gizli siyonist gizli örgütlenmelerin kaynagına da iran üzerinden ulaşırsınız. şu an iran ve israil gizli müttefiktir. düşünsenize iran ve ya israilin birinin güç kaybetmesi durumunda 450 milyonluk sünni arap havzasında hayatta kalabilirler mi? kaldıki şia fetfalarında ehli kitap sünnilerden evla olarak nitelendirilir. zaten tarihteki açık ittifakları, örneğin kuduse haçlılıları ilk sokanların fatimiler olması, müslümanlar haricinde kimseye kılıçlarını çekmemeleri tesadüf olabilir mi? itikatta şehadet üzere yemin eden bu acuzelerin şehit diye adlandırdıkları cenehhem köpekleri hep müslümanlara karşı savaşta gebermişler. biz bir halkı itham etmeyiz ancak yöneticileri ve sözde bilginleri halkı sürekli ehli sünnete karşı biliyor. neticeleride suriye, ırak ve lübnanda ortada.

Bu hocanın suud krallarının zulümlerini anlatan hutbeleride varmı
Amerikanın suudi Arabistanda üstleri var hoca bu konu hakkında ne diyor.
Suud Krallarının Amerika başkanlarıyla çekilmiş ilginç fotoğrafları var
acaba bu hoca bunlar hakkındada ne diyor.
Bunlarıda yayınlarmısınız.

Esad ve İranlı yönetici ve işbirlikçileri, Müslüman Suriye halkı üzerinde gerçekleştirdikleri akıl almaz vahşetin ve tecavüzlerin kurt sisli havayı sever misali kendilerinin yaptıkları pisliklerin üzerini örtmek, dikkatleri başka yöne çekmek için hertürlü iftira ve karalama yapmaya devam etmekte.

Malesef İran'a bağlı medya tv ve bilfiil İranlı yönetici ve işbirlikçiler Allah'ın kitabını arka plana atarak ulusun siyasi stratejik ve şia mezhebi uğruna olaylara kulağı sağır, gözü kör, kalpleri katilaşmış durumda.Cahiliye mantığıyla Suriye halkına hertürlü kötülük reva görülmekte.

artık iyice şüphelenmeye başladım. Allahaşkına siz ney paymak istiyorunuz. amacıız müslümanı müslümana kırdırmak mı? varsa yoksa iran... iran düşmanlığınız israil düşmanlığınızı geçti. şunu da unutmayın asıl sizin yaptığınız 28 şubat haberciliğini geçiyor.

Mezhepçilerin ahlakını bundan daha iyi gösteren iğrenç bir örnek yoktur. Bunlar karalamada, mahkum etmede hiçbir sınır tanımazlar. İşin daha ilginç yanı ise kendi inançlarında muta var. istedikleri zaman istedikleri süre için evlilik dışı ilişki yapabiliyorlar.

Allahım sen Suriyeli kardeşlerimize her türlü aşağılık iftirayı atan bu güruhu engelle. Çünkü bunlar her türlü yalan, iftira, aşağılık hareketi yaparlar. Ne de olsa takiye var işin içinde.

Artık müslümanların bu iğrenç iftiralar atıp tutan ve şeytanların iktidarının devamı üzerine kendine bir gelecek tasarlayan iran için bir ad bulmalılar.

Müslümamanların birliği için daha ne kadar çocuk parçalanmasını sinemize çekeceğiz.Daha ne kadar müslüman kadının iffetinin bozulmasına göz yumacağız.

Nedir bu iran.

Dilim varmıyor bu vahşi devleti tanımlamaya.

Allah kendilerini biliyor ama

Bu devletin vahşilerin dostu ve koruyucusu olduğu ortada.

Görmek isteyenler ABNA ve Press TV nin bu iftiralarını yalanlarını izlemeye devam etsinler.

Başkalarını kuran ayetlerini mızraklara takmakla suçlayanlar cinsellik uğruna tüm bir inanç sistemini satarlar da buna delil bulmakta zorlanmazlar. Muta illeti sırf kendi şehevi sefaletleri uğruna savunup meşrulaştırdıkları bir fuhşiyattan başkası değil.

Malum medyanın maskesi düşmüştü ama bu kadar da iffetsizleşecekleri kimsenin aklına gelmezdi.

Mursinin sözlerini değişenler, Karadaviye veya Suriye direnişi komutanlarına söylemedikleri sözleri iftira edenler her yalanları tekzib edildiğinde iftiranın boyutunu arttırıyorlar.

Allahın izniyle Suriye cihadı tevbe suresinin yaşayan tefsiridir. Her karesi mümin ile münafığı ayırt eden, sabrın ve sebatın gerçek ehlini ayırt eden furkandır. Yoksa biz bu içimizdeki mezhebçileri asla bu kadar net tanıyamayacaktık...

İşte fitne böyledir.
Bir girdi mi ümmetin arasına; birisi bir alime söver, diğeri diğer alime.. Alimlerin izzeti ayaklar altına alındı mı topluma önderlik edecek olan fitnenin merkezi olur.
Uyanık olmamız lazım... Uyanmamız lazım... Fitneyi görmezden gelmek kendi kafamıza sıkmaktır.
Fitnenin kökünü kazımak gerek... Fitnenin kaynağı ise ne şiilerdir ne sünniler... Bu ikisinin arasına fitne sokanlardır asıl kaynak...

İftira, karartma altında 21.yüzyılın en kanlı en katliamcı, en işkenceci rejimine arka çıkmada bu kadar inat! İran'ın ve lobisinin kalbi kararmış, inadi yapısı ile İslam dünyasında Çiban başı ve en büyük fitne haline gelmiştir.
Bir insanla konuşu ve ihtilaflara düşersiniz, ama gözünü kan bürümüş bir rejime arka çıkarken her türlü insani vasfı çiğneyen ve sürekli saip olduğu tabuları bağıran bir zihin putlarını büyütmüş ve düşmanlığında sabitlenmiştir.
Zararı defetmenin yolu olarak görmezden gelmek, emperyalistlerle mücadele ederken cepheyi bölmemek gibi tavırlarımıza karşılık Lübnan Nehrül Baridde, Afganistan'da ve Irak Fellice, Ambar ve nice yerlerde Emperyalistlerle her türlü flörtü yapan İran ve Lobisi artık Suriye'de zıvanadan çıkmış, çizmeyi aşmıştır. Bu bela artık defedilmeli ve çevremizdeki kalbi kararmış lobicilerle her türlü diyalogumuzu kesmeliyiz. Bunu yapmadığımızda, açıkça Zalim, kafir bir katliamcı çeteye destek veren, yalan ve iftiralara bulanmış bu kişilerle bu coğrafyada da çatışmak zorunda kalacağız.
Baas rejiminin düşmesi geciktikçe katliamları artıyor, bırakın İran ve lobisini bizzat Şia'ya nefret, artıyor.
Rabbizimi bir an önce bu Baas rejiminin yıkılmasını sağla, Müslümanlar bir an önce yıkılması için daha çok çaba gösterin, bundan sonra asla güvenemeyeceğimiz İran ve Lobisini de gündemimizden uzaklaştır.
Bu insanlık vasfını kaybetmişlerden beraat edelim, dua edelim ve mazlumlara daha çok yardım edelim.